Sanki yaşar mıydı bu can bu tende
Bin tane ben oldun, ruhumda bende
Hayatı çok sevdim gülüm sayende,
Gülen gözlerindir sevdam, onurum…
Kayboldum, bakışın cennete bedel
Sana hayat öykümü anlatırsam ağlarsın,
Boşuna kanamıyor şimdi tomurcuk güller.
Önceleri nerdeydin son baharımda varsın,
Gönül mazide kaldı gözlerim sahte güler…
Kim yaptıysa yıkıldı sevdanın yapısını,
Elden gelen öğün olmaz derlermiş
Mutluluk da buna dahil bil dostum.
Düşme yere haline gülerlermiş
Yaşadıkça hep ayakta kal dostum...
Huzur ne güldedir, ne de bülbülde,
Arama sorma hiç nasılım diye,
Bu halim sevdandan bana hediye,
Bütün yaşantımı gömdüm maziye,
Ne kölen olurum, ne de sahibin...
Sana mı aitti dudakta sözün,
Ölen aşkımın
Yıldönümünü kutluyorum bu gece,
Bir elimde resmin,
Bir elimde sigara,
Acı üstüne bir nefes duman,
Bardağımda buz gibi olmuş
Yıkıp da engelleri aşamadık sınırı
Çözülmüyor ne yapsak zalim hayatın sırrı,
Yüreğimde yer eden şu yüzyıllık nasırı
Eritecek sevgiyi bulamadık be gönül.
Girdik hak kapısından, sınavlar bitmez bize,
Hırçın yağmurlar sonrası sevdim seni ben
Toprak kokusu gibi doldun içime ansızın,
Taze filizler gibi sürgün verdin yüreğimde
Bulutlarımın ardından güneş gibi açtın,
Ben yaklaştıkça neden sevdamdan kaçtın?
Neden silmedin yüreğimdeki pası,
Yağmurla ıslanan sokaklarda
Yalnızlık bulutlarımdan şimşekler çakıyor artarda
Umut sahipsiz kalıyor sevgi olmayınca,
Hayaller cılız gölgelere dönüşüyor,
Yüreğim yanıyor, ellerim üşüyor…
Şafak serininde gönül avazda,
Tövben kabul olunur mu niyazda.
Çok kalbimi kırdın yine bu yaz da,
Sazımı elime alır giderim...
Baharda döküldü yaprağım,Sdalım,
Sen gülüm!
En kayıp saatlerimde ansızın açıveren
En tomurcuk, en sevda kırmızısı,
En has kokulu gülüm;
Fani ömrümün en ağır vebalini yükledin bana…
Eziliyor, daralıyor, nefes alamıyorum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!