Bütün vaktimi çeldin hayat
Şakaklarımda izler bıraktın geçilesi gözler
Ezgili bir besteydi sanki zaman
En damarından nameler çaldı ruhumu
İnceldiği yerden hayatımı koparacak kadar
Artık ayrı bir yolun yolcusuyuz
Vaktim yok inan!
Alkışlar çoktan çalınmıştır,
Satırlar kundaklanır kitaplarımdan.
Yerde kaygı, gökte umut,
Yeşersin de yağsın üzerimize bir bulut.
Unutalım bizden öte ne varsa,
Var olmuşken varlığımız,
Kendiliğinden mi oluyor bu doğa sandığınız.
Şafağında ılıyan terin
Bir hizası yok ki kırışıklıklardan
Karışıp ay aydın gecelere
Gözlerde bir tuz yanığı bıraksın
Yaşlı bir çınar
Sarkıtmışsa gövdesini yerlere
Şimdi sabahın beşi
VE gecenin hangi yarısında yumuldun dünyaya bilinmez
Sıska kalemin çırpınarak bir sayfaya değdirdiğinde başlar hayat
VE takipsiz bir söyleşidir yüreğinden damıttığın harfler
Ben inanmıyorum saniyelik rüyalara
Senin derinliğin saniyelik rüyalara sığmaz
Heybemde, kursağına dokunacak kırıntılar var
Geçmiş, surlanmış çeperlerimde göller biriktirir
Gönlüm artık ne çatıdan kerpişten bir ev arar
Arşın saadetine çakılacak bir çivi gibiyim
Seyirsiz bir gece,
Mehtabın mürekkeble boyandığı.
Soluk soluğa kalır adın sen bilmezsin,
İçinde bir lavın yandığı.
Düğüm düğüm ,
Kor karası bu ayrılık.
Üfledikçe kızıl, zamanla bitik.
Toprak üstünde, bir müddet kalıp,
Kalıptan kalıba koyulan biziz.
Ey vademin vedalı kuşları!
Bir mehtabın yüzü gözükür
Kuyu diplerinde
Bir de gün yüzüyle kararan yanı
Anlamış değilim karanlıklar mı aydın
Aydın olanlar mı karanlık bu dünyada
Köşe başlarında hıçkıran bir kadın
Ömrüm asalak zamanın ökçesinde
Bastı basacak toprak yaprak ve dal
İçinde kan et ve kemik ayakta
Vardı varacak şükrün en masum dilekçesiyle
Vur beni pastan kirden aynalar
Elimde ayağımda yaş




-
Yaşar Tandoğan Karabulat
Tüm YorumlarBaşarılar, sevgili kardeşim.