Ne vaatler idi aklı uçuk
Keşkelerle inandırdık hayallerimizi kendimize
Dudak arasındaydı umutlar
Bir umut demeyi öğretti aşk
Ve hiç solmadı geceye çalan mehtap
Sen misin hırsız
Bu hezeyan gövdemde çırpılan zamanı aldı
Kısık sesler de kesildi ardımdan
Kuşlar yakın uçar artık benliğime
Böcekler ilikler kefenli gömleğimi
Vakti geldi şafağın kızaran yüzüyle uyumaya
Vakti geldi yeni bir dünyaya uyanmaya
Bu hezeyan gövdemde çırpılan zamanı aldı
Kısık sesler de kesildi ardımdan
Kuşlar yakın uçar artık benliğime
Böcekler ilikler kefenli gömleğimi
Vakti geldi şafağın kızaran yüzüyle uyumaya
Vakti geldi yeni bir dünyaya uyanmaya
Boğuk bir kir ile kirlendi gözlerin
Sefaletin dizlerini yeryüzüyle birleştirdi
Acizliğin avuçlarında bir buse gibiydi
Gülümsedi beş vakit gökyüzüne
O gülüşler ile açılan kapılara tekmeler atıldı zamanla
Zamanla avuçlar çorak bir toprağın nadasıydı
Bir vedalı gibiyiz gözlerle
Kapalı kepenkler altında
Yeşili mavisi elası siyahı
Kalbin yavaş ritimleriyle
Kapamışız dünyaya hayatı
Uzaklar uzaklar!
Dağıtın bulanık göz yaşlarımı,
Kızıllığı tutmuş dağ yamaşlarının içine bırakın,
Ve ısıtın semaverde tutuşan derttaşımı.
Vadeyi bekleyen bir yolcuyuz
Vadesiz uzatılan ayaklarımız var toprakta
Soluk bir lamba yalnızlığımıza eş
Ömrümüz eşsiz bir zamanı yaşamakta
Gidesi yok göç tutacak kırlangıçların
Hepsininde kırık kalbi ve kanatları
Vakti değil,
Çekilip baharın gövdesinden.
Beyaz kristallerin,
Uykular kısık renkli lambalarda seğirir
Bu olur olmaz kaldırımları çalımlar ayaklarım
Sisli bir yağmurun arasında seni beklemenin
Bilirim bu dar zamanda vakti değil




-
Yaşar Tandoğan Karabulat
Tüm YorumlarBaşarılar, sevgili kardeşim.