Mücahit Karaçınar Şiirleri - Şair Mücahi ...

Mücahit Karaçınar

Bütün yorgunlukları omuzladım
Bütün kırgınlıkları
Heybemde vefadan arta kalan ne kadar yük varsa sırtladım
Yolun yordamın olmadığı bir diyar artık gönül hanem
Han olmaz kervan göçmez bir yalnızlık çöktü
Beynimde sıralanan labirentlere doldu taştı karanlığın ahlı yüzü

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Dağvari ağırlıkları bıraktım omuzlarımdan
Yüksüz bir gemiyim limanı mechul savrulan rüzgara
Bir sonbahar yaprağıyla barışık yanaklarımı okşayan
Gazelleri kucaklayıp gezdirdim kışa kadar
Dağvari ağırlıkları bıraktım omuzlarımdan
Secdeye dayadım buzdan şafaklarımı

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Şükürler olsun gün yüzünü gösterene
Karanlıkları aydınlığa döndürene
Parmaklarımın katlanıp açılan haline
Saçlarımı acımadan döktürene
Şükerler olsun
Şükürler olsun sevdirene

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Susmak ile susturuldum

Boğazımdan genzime doluştu sessizlik

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Susmak ile susturuldum

Boğazımdan genzime doluştu sessizlik

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Yıldızları hüznedip ayı çelimsiz gördüyse gözlerin
Yerde çatırdadıysa toprak
Bir kaktüstende iğneliyse tenin
Dudaklarında mor rengi
Denginde değilse rüzgar
Artık bir anlamı yok beklemenin

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Beni yağmurlarla buluşturun
Rüzgar değsin eteklerime avcuma kar
Alıp götürsün vücudumu sel
Beni yağmurlarla buluşturun
Burası sıcak burası çöl
Seraplar görürüm serenatlar duyarım

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Suya tuz koymadan içmek lazım,
Söze perde koymadan duymak ve görmek,
Hak için sevmek lazım,
Bir gün gideceğini bilerek...


Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Kavrulmuş bir akşamın yaftalayan ayaklarıyım
Her yanım acının çiğdemlendiği bir günden doğuyor
Vakitsizce doluyor göz kapaklarım
İyiliği böyle bozguna uğratmışken insanlık
Çekiniyor insan bir hayli kalabalıklara
Düşmek nedir iğrilmiş kumlar arasına

Devamını Oku
Mücahit Karaçınar

Kaç milyon defa ezildi bu kaldırımlar
Minik ayakların altında kaç gece sabahladı
Çalınan çığlıktan farksızdı
Bu ritme ayak uydurarak vurulan taslar
Ruhumuza atılan kör bir kurşundu kimi zaman
Her gecenin  tekrarı sahnelenirdi

Devamını Oku