Küçüldü küçüldü kabuğundaki zaman
Bir çatlaklık verir olgunluğuna
Bir veda gibi değil bu gidişler
Biraz masum ihtiraslı
Dallarımda kuşlarla bahara uzanan
Bir yolculuk belkide kimbilir
Kirpiklerimden kırıldım hayata
Ağır bir yüktü yaşlar gözlerimde
Taştığı yerden kaybettim sevdiğimi
Taşındığı yerde kaldı bütün umutlarım
Gece ağır bir gülleydi göğsümde
Uykular ruhun en büyük bestesi
İçimizdeki gümbürtü yaşam sesi
Yavaş alınıp verilen anlık nefesin
Ölümüdür uyanmadan kesilmesi
Ağır tebessümler
Cılga kahkahaları uyandırır uykusundan
Kalp hıçkırır göz yaşı dökülür
Sıradanlaşır insanın gözünde dünya
Tebessümün örter ruhuma denk gelen yarıkları
Her kızılacak konudaki o sakinliğin Kelimelerinin duruluğu
Yarım kalmış puzzalı günden güne tamamlar çocukluğumun
Sen ini karanlık vadilerime ışık saçtığın günden beri
Beklenmedik yolculuklar ettim geçmişime
Göğsümü darp eden tümseklerden çukurlardan geçtim
Sanat sanat sahibinde müşkül,
Göz görmeyi versin aynanın yüzünü.
Huşu Hak yolunda düşkün,
Çözmeyi versin kalbin özünü.
Acıları dumanaltı ciğerlerle paylaştınız
Biz ay kesiği gecelerde döktükte dizeleri
Hor gördünüz ikramımızı
Dumandan yoksun ciğerlerle
Milyon satan kafalarla dolandırdınız unuttuklarınızı
Biz bir yudum çayda duruldukta
Her insan geldi
Bana bir şiir verdi
Her şiir bir insanın derdi
Satırlar ne gizlersiniz içinizde
Ne izlersiniz tebessümle bizi
Yanakların kıvrak büklümlerinden
Yana eğik o masum sureti kaldır
Gözlerin şıpırtısından irkinen yüreği
Gülüşünle derin uykulardan uyandır
İçinde sıkıp cılkını çıkardığın canın
Bir suçu yok istesen umursuzca
Korkuların ötesinde bir mum ışığı
Karanlıklara göğüs geren bir yalnızlık
Kumruların ovuklardaki fısıltısı
Gökyüzünden düşen yağmur
Yağmalı bir rüzgar çarpıp pencerelere
Geri dönüyorken kayıp şehirlere
Başarılar, sevgili kardeşim.