Kelime-i Şahadet giriş kapısı,
Dil ile ikrardan sözden geçiyor…
Bununla başlarmış dinin yapısı,
Kalp ile tekrardan özden geçiyor…
İslam’ın şartı beş, farz imiş kula,
Rabbim Allah benim, kitabım Kur’an,
Dinimi sorarsan işte ben buyum…
Muhammed Mustafa kalbimde her an, (s.a.v.)
Önderim sorarsan işte ben buyum…
Başkası var mıdır demeden daha,
Bursa kent meydanında sesler yükseldi arşa,
Gök kubbeyi oynatan, Bozkurtların sesidir!
Çaldı hücum borusu gençler yöneldi marşa,
Kulakları çınlatan, Bozkurtların sesidir,
Şafağı aydınlatan, “İktidar Müjdesi”dir!
Aradığı edebi bulamamış şiirde,
Utandırıp cümleyi ağlatıyor ahirde,
Hece hüsrana uğrar gecedeki kahırda,
Belli ki rahat değil İlhami hitabından!
Şairlere ders verir insanlık kitabından…
Birincisi gelecek, neslimin güvencesi,
İkincisi varlığın, vatanımın bekçisi,
İnsanlığın özünü besleyen iki damar!
Namusumla, arımla oynamaz asla kumar!
Kahraman Mehmetçikle; İlim, irfan ordusu!
Yaradan aşkına bakın şöyle bir,
İnsanım diyenler, insan ne halde.
Yanan kalpler, gören gözler nerdedir,
İnsanım diyenler, insan ne halde.
Kimileri, yıldızlarla yarışır,
Ne savcı kalırdı, ne de bir yasa,
Özünü bilseydi şu insanoğlu!
Korkmadan şahsını bir yargılasa,
Ne gam kalırdı; ne zül, ne tasa!
Şahsını bulsaydı şu insanoğlu!
Bu gurur, bu kibir, inadın neye?
İnsan ol, ey cahil gönlüm insan ol!
Boşuna aldanma, aldattım diye,
İnsan ol, ey gafil gönlüm insan ol!
Gönlünü sevgiden, arıtma sakın,
Bu dünyaya beni nasıl getirdin,
Besleyip, büyütüp asker yetirdin,
Vuslata ermeden ömrü bitirdin,
Şehit olamadım, kahroldum annem!
Hissederdin taşa değse tırnağım,
“İtin aklı eksiği baklavadan pay umar”
Paylaşmaya kalkışıp, pastacıyı kızdırma!
Mantık dışı sözlerin, beynin zaten tarumar,
Aklın varsa düşünüp, mezarını kazdırma!
Özerklik de ne demek? Kimden çıktı bu fikir?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!