Dinle de tarifi yapayım hemen,
Aslını bilmeze odur ki demem
Babasın bilmeden köpek beslemem,
Tercüme istersin: Piç’siniz, siz piç!
Kuş olsan kondurmam seni bu dala,
Sorarım hep kendime, insan neden anlamaz?
Anlatan mı hatalı, dinleyen mi tınlamaz!
Bakın ne der Mevlana, onda hata aranmaz:
“Özü insan olanın, sözü de insan olur!
Söz, söyleyende değil, karşıda değer bulur! ”
Ah çekip durursun gezdiğin yerde,
Kim düşürdü seni onulmaz derde,
Açılmazsa kalpte, gözdeki perde,
Derman olmayınca PİR olmaz insan…
Paylaşsan herkesle ekmeğin, aşın,
Ateşin halesi yüzünü çalsa,
Alev, harda değil közde gizlidir;
Mah yüzün lalesi gözünü alsa,
Güzel, yarda değil özde gizlidir!
Boşluğa düşmekten çekinse sözün,
Başkasına kul olma,
El âleme malzeme.
Sen sadece kendin ol,
Özüne dön, özüne! ..
Öz olmadan dal olmaz,
Kimisi aşkına değer biçerken,
Kimisi boş yere kahır çekerken,
Kimi de derdinden zehir içerken,
Aşkın anlamına eren olmamış.
Sevgiyi gönlünden sileni gördüm,
Yine düşte gördüm seni,
Sanki bana gel diyorsun! ..
Saklanmışsın bulutlara,
Gel de beni bul diyorsun! ...
Ne yeminler etmiştin sen,
İştahla ağacı keserken balta,
Derin bir ah çeker ağaç, taaa içten!
Bir anlam veremez yenilen halta,
Ve der ki: Ölen ben, öldüren benden!
Taze fidan iken çıkarken filiz,
Her duydukça adını geldim kendime,
Ölüm seni sevsem mi, sevmesem mi?
Derman aradıkça güldüm kendime,
Ölüm seni sevsem mi, sevmesem mi?
Önce bilemedim kafamı yordum,
“Yarını görmedik, dünü kaybettik,
Bu günü yaşarken ömrü mahvettik.”
Dönüp de geriye baktım şöyle bir,
Zaman akıp gitmiş çok geç fark ettik.
Kurduğum hayaller şimdi nerdedir?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!