Miçolar kamara keyfi yaşarken,
Çarkçısı dümene geçmek istiyor!
Dümencinin aklı baştan taşarken,
Miçoları tek, tek seçmek istiyor!
Ha bir’e vermişsin oyu, ha bin’e,
Bu dünyaya beni nasıl getirdin,
Besleyip, büyütüp asker yetirdin,
Vuslata ermeden ömrü bitirdin,
Şehit olamadım, kahroldum annem!
Hissederdin taşa değse tırnağım,
Vurup nefret mührünü etme insana dar,
Nefret ile beslenip dönmesin dara kalbin!
Telaşaya gerek yok çare zaten sende var,
Alevlerle süslenip yanmasın nara kalbin!
Kalbin kilidi kinse anahtarı sevgidir,
“İtin aklı eksiği baklavadan pay umar”
Paylaşmaya kalkışıp, pastacıyı kızdırma!
Mantık dışı sözlerin, beynin zaten tarumar,
Aklın varsa düşünüp, mezarını kazdırma!
Özerklik de ne demek? Kimden çıktı bu fikir?
“Kalp deniz, dil kıyıdır;
Denizde ne varsa kıyıya vurur.” Mevlana.
Irmaklar coşsa da akmaz tersine,
Kalpler deniz ise, dil de kıyıdır…
Denizde olanın bakmaz cinsi ne,
Dünyayı tozpembe göster bakalım,
Foyanız meydana çıkacak elbet!
Böbürlenip durma dayı cakalım,
Mızrak çuvalını yırtacak sabret!
Foyanız meydana çıkacak elbet!
“Gül bahçesine girmekle,
Karga bülbül olur mu? ”
Gül bahçesine girmekle,
Karga bülbül olur mu?
Birkaç kelime bilmekle,
Kaynana alınca taze gelini,
Kabarır yüreği, büker belini!
Sıcaktan soğuğa vurmaz elini,
Bir çaydanlık gibi fokurdar durur!
Acıyla, tatlıyla her gün emlenir
“Akşamdan şafağı söktü sanmayın!
Bozkurdun sabrını korktu sanmayın! ”
Haddinizi bilin cehalet ehli,
Bozkurdun sabrını korktu sanmayın!
Dar eder sizlere ovayı, şehri
“Her geriye döndüğümde gördüğüm,
Kendimden başkası bana kördüğüm! ”
Selamı bir başka sözü bir başka,
Sonda değişiyor önde gördüğüm!
Kelamı bir başka özü bir başka,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!