Hayrola sevdiğim yolculuk nere?
Gözdağı vermeden git gideceksen!
Gitmeyi bir defa koydunsa sere,
Daha da yormadan git gideceksen!
Geveleyip durma, lafın tekleme,
Ben seni kendimden biri sayarken,
Aklını karıştır, gocun bakalım…
Etle tırnak deyip seni ayarken,
Domuzla kırıştır, gocun bakalım…
Gocunsan da bana fazla dert olmaz,
“İtin aklı eksiği baklavadan pay umar”
Paylaşmaya kalkışıp, pastacıyı kızdırma!
Mantık dışı sözlerin, beynin zaten tarumar,
Aklın varsa düşünüp, mezarını kazdırma!
Özerklik de ne demek? Kimden çıktı bu fikir?
“Kalp deniz, dil kıyıdır;
Denizde ne varsa kıyıya vurur.” Mevlana.
Irmaklar coşsa da akmaz tersine,
Kalpler deniz ise, dil de kıyıdır…
Denizde olanın bakmaz cinsi ne,
Neden yarattı Mevla’m, kendine hiç sordun mu?
İnsan, ne demek diye sen kafanı yordun mu?
Kul olduğun anlayıp, divanına durdun mu?
Sen yaşarken bedenin, dönmemişse Mevla’ya!
“İyi bilirdik” demenin, faydası yok mevtaya!
Vurup nefret mührünü etme insana dar,
Nefret ile beslenip dönmesin dara kalbin!
Telaşaya gerek yok çare zaten sende var,
Alevlerle süslenip yanmasın nara kalbin!
Kalbin kilidi kinse anahtarı sevgidir,
Gelip geçmiyorsa hayrın yanında,
Ya öldür nefsimi, ya ıslah eyle!
Hakkı tutmuyorsa şerrin yanında,
Ya öldür nefsimi, ya ıslah eyle!
Ağlasam, sızlasam fayda etmiyor,
Kelime-i Şahadet giriş kapısı,
Dil ile ikrardan sözden geçiyor…
Bununla başlarmış dinin yapısı,
Kalp ile tekrardan özden geçiyor…
İslam’ın şartı beş, farz imiş kula,
Miçolar kamara keyfi yaşarken,
Çarkçısı dümene geçmek istiyor!
Dümencinin aklı baştan taşarken,
Miçoları tek, tek seçmek istiyor!
Ha bir’e vermişsin oyu, ha bin’e,
Bu dünyaya beni nasıl getirdin,
Besleyip, büyütüp asker yetirdin,
Vuslata ermeden ömrü bitirdin,
Şehit olamadım, kahroldum annem!
Hissederdin taşa değse tırnağım,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!