Kıyaslama asla, düşünme bile,
Emsalsizdir inan, benim mesleğim.
Arama boşuna, bulurum diye,
Benzeri bulunmaz, benim mesleğim.
Hedefi yalnızca ışıktır bana,
(NOT: BU ŞİİRİM, İSYANKÂR OLAN HAİNLER İÇİNDİR...)
BENİMLE;
“Ülküde, inançta, tasada aynı,
Kaderde, kıvançta, yasta da aynı!
Beş vakit namazda olduğun zaman,
Kırk defa ismini tespih eylersin…
Vaktinde borcunu verdiğin zaman,
Kırk fatiha okur, tenzih eylersin!
On beş kez dilinle Sübhaneke’yi,
Yanı başında durur hiç bitmeyen hazine,
Baba; rızkın kapısı, açmasını bilene!
Görmemesi imkânsız bakıverse özüne,
Baba; ırkın yapısı, bakmasını bilene!
Bilebilse insanlar yollarına bal döker,
Kazanına koyduğun gelirmiş kaşığına,
Ne çileler çektirdin bu garip aşığına…
Ateşlerde yanarken bakmadın maşuğuna,
Aynı kazan kaynarken çırpınıp duracaksın…
Benim benzerim değil beterim olacaksın…
Her seher, her sabah bülbül ötüşür,
Kimi derdim dinler, kimi atışır.
Dikenler içinde gül de yetişir,
Beyaz gülüsünüz Cerrahpaşa’nın.
Hastaya şefkatle bakan o gözler,
Allah’ın selamı başım üstüne,
Gönülden gönüle girenler gelsin!
Bendeki ben değil, güven dostuna,
İnsanın sırrına erenler gelsin!
Beş parmağın beşi elbet bir değil,
Adam sansanız da soysuz eşşeği!
Şahsiyet önceden bilinmez imiş!
Kuş tüyünden sersek yüzsüz döşşeği,
Adam kokusundan bilinmez imiş!
Domuzu, çakalı önemsiyorsa,
Yazmış, çizmiş kâğıda çocukların anası:
“Ne ihtiyacım var ise, biliyorsun Allah’ım!
Kendimi sana teslim ediyorum Allah’ım! ”
Katlamış koymuş cebe neydi bunun manası?
Yavaşça tıklatınca kapıdaki mandalı,
Hayalin gözümde kuğu misali,
Bilmeden rüyayı bölmek istemem!
Cemalin özümde buğu misali,
Olmadan ihyayı ölmek istemem!
Adını kalbime dost eylemişken,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!