Var olmaya sebepsin, beyan açık, aşikâr
Hayat bulsa hayatın, yine saadet çıkar
Rahmet olur yağmurlar, yorgan olur yağan kar
Filiz verir baharda, hakikat nüveleri
Üveyik dalı bekler, güvercin süveleri.
Süslerdi duvarı her türlü resmi
Mankenlerde yoktu pozu gelinin
Aklıma gelmedi bir tuhaf ismi
Ölü balık gibi gözü gelinin
Hünerli işçiman şahbaz görünür
Kimi hesap ile atar adımı
Kimi var gittiği yoldan anlamaz
İşlemiş yaprağa Hakk sanatını
Kimi var meyveden daldan anlamaz
Daim zarar eder kendini bilmez
İçin burkuk, belli sözden
Tüm hayatı geçir gözden
Sen kendini yakmadan gel
Ümitlidir seven bizden
Geçen geçti giden gitti
Arsız gönül zevk-ü sefaya dalma
Sultan fermanını bildirir bir gün
Fani güzelliğe bağlanıp kalma
Azrail badeyi doldurur bir gün
Kabuk bile kollar kendi özünü
Dil sözü kulaklara, kulaklar vasıtasıyla insanları içine akıtan bir anlaşma aracı, bir köprüdür. Bu araç, bu köprü vasıtasıyla insanlar birbirlerine gidip gelirler. Hele bu şiir dili, üstünü üstlük adı üstünde Türk Dünyası Şiir Şöleni ise durum biraz daha farklılaşır. Aynı dilin lehçelerini konuşan başka başka ülkelerden şiirin diliyle birbirimizi kucaklayacağımız “Türk Dünyası Şiir Şöleni”ne davet edilmenin mutluluğu ile yüreğim çiçeklendi
2010 yılında İstanbul’da düzenlenen “Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 10. Zirve Toplantısı" sırasında TÜRKSOY tarafından önerilen “Türk Dünyası Kültür Başkenti” uygulaması oy birliği ile kabul edilmiş, bu karar doğrultusunda da 2011 yılında “Astana 2012 Türk Dünyası Kültür Başkenti” seçilerek yürürlüğe girmiş ve 2013 yılı için Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak Eskişehir seçilmişti.
2012 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti olan Astana, 24 Şubat 2012 Açılış Galası ile başlattığı etkinliklerini, 30 Kasım 2012 Kapanış Töreni ile Türk Dünyası Kültür Başkenti bayrağını Eskişehir'e devretti.
TÜRKÜLER (1)
Yiğitler silkinip ata binerken
Çağrıldı naralı ünlü türküler
Konargöçer yaylasından dönerken
Şahit toy-düğünlü günlü türküler
Yaklaşma uzak dur gadir bilmezden
Atlası ipeği çula düşürür
Teskin edip gözyaşını silmezden
Boz bulanık akan sele düşürür
Dost odur ki dostu görüp sevine
Nur ile nâr arasından
Kullar gelip geçmektedir
Yoklukla var arasından
Yollar gelip geçmektedir
Kader kaza yazgısında
Gaflet uykusunda bir ömür geçer
Uyanır uykudan hayal düş olur
Sevip sevdalanıp bir bade içer
Gönlü ateşlerde gözü yaş olur
Gözyaşını silse gönlü sönmüyor



-
Mehmet Çoban
-
Ozan Sentezi
-
Ozan Sentezi
Tüm YorumlarTeşekkürler
Gönüle has gönülden sözler begeniyle okudum üstad tebrikler gönül dolusu selamlar
Gönüle has gönülden sözler begeniyle okudum üstad tebrikler gönül dolusu selamlar