Sen yoksun diye yanımda,
Şu sıcak yaz günlerinde,
Buzlar dolaşmaya başladı kanımda…
Gözlerin nerde diye sorma bana,
Gönderdim gözlerimi
Göçmen kuşlarla sana…
Kısa tüylü, ağır başlıdır kedim
Adına ben Şerbet Hanım dedim.
Bir tek kelime bilir,derim“gel gel”
Mutlu olur başını okşarsa bir el.
Gel gel deyince hemen gelir Şerbet,
Güzeller içinde en güzeldir şiir
Güzel peşinde koşan avcıdır şair
Dil içinde çok özel bir dildir şiir
En güzeli konuşan savcıdır şair.
Âşık bülbülün dilinde güldür şiir
Yıllarca hüznünü duyduk ruhumuzun,
Sokmadılar üniversiteye,emeklerini yediler.
Yaktı feryadı yüreğimizi baş örtülü kızlarımızın,
"Baş örtüsü gericiliğe davet"dediler.
Aynı evde nikahsız yaşadı erkek kadın,
Geldi mi sonbahar gönlümü bir hüzün kaplar!
Düşer bir bir dallardan sarı yapraklar...
Sürüklenir rüzgârın önünde eski günlerini arar,
Geçti ilkbahar,yaz...Geldi sonbahar.
Günler,aylar,mevsimler...Birbirini kovalar,
Çok sıcak hava,çok sıcak!
Yok mu kıştan kalma bir gün
Yok mu bir meltem
Başımızı okşayacak…
Güneş bulut,
Sıcak yağıyor buluttan sağnak sağnak…
Can dostumdur çay benim
Kolay kolay güvenmem kimseye ben.
Fakat tamdır ona güvenim.
Hiç kimsede yoktur bu ahenk;
Bu güzellik,bu koku,bu renk…
Aramızda ne merasim ne resmiyet…
Sabah vakti çok erken kalkarım,seherde,
Allah'a şükrederim,taze havayı içime çeker de.
Sona eriyor yavaş yavaş karanlık kabusu,
Dolduruyor içimi kır çiçeklerinin kokusu.
Aydınlanıyor bütün yönler,doğu,batı...
Şair değildik biz,
Fakat istedik ki,
Bizden de kalsın
Küçük bir iz.
Birkaç satır karaladım,
Dökülürken kalemin ucundan sözcükler bir bir
Çığlık çığlığa her biri…Cayır cayır yanıyor
Oluyorken her bir dize kendilerine kabir
Kalemi tutan her el kendini şair sanıyor.
Yese de yemekleri kepçe kepçe,kazan kazan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!