HASTANE KORİDORLARINDA GELİNCİK TARLASI
Martılar olmalı tepemizde
Beyaz, mutlu martılar
Ruhun,
Çayır çimen kokmalı içimde
Bir akşamüstü kaybolmalıyız seninle
HAYALİ BİLE
Bırak,
Her gördüğümde sen sanayım
Dalında duran
O ebruli menekşeyi.
HEDİYE
Kimileri gönül verir, gül verir
Sevilir, saklanır
Hediye diye.
İÇİN DIŞIN HEP GURBET
Adının her harfi
Ayrı yakıyor değil mi canını?
Bitip tükenmek bilmiyor hasret.
Etten kemikten değilsin ki artık sen
İçin dışın hüzün,
HİÇİM
Ne takılır boyna,
Prangadan başka yokluğunda?
Götür bunu sarraf,
Karanlıktan korkmuyorum artık.
HİÇLİK
Ölümüm aklıma gelince
Seni düşünüyorum ilk
Sensizlik kadar korkutmuyor
Gideceğim boşluk
HOŞÇA KALIN
Bana seni anımsatan
Ne varsa çıkarıyorum hayatımdan.
Gömüp kimilerini toprağa
Kimilerini söküp atıyorum topraktan.
HÜKMÜ VARDIR
Hükmü yoktur deyip
Yaşananları silip atamazsın.
Tıpkı hayat gibidir aşk
Hep gerçekte var olduğu kadardır
HÜZÜN MEVSİMİ
Bilmem nasıl geçer gidenlerin baharı
Üzerlerinde vedanın sızısı, ahı
Bazı baharlar ki yazdan beter, çöl sıcağı
Gökler tek damla su vermez.
SON VEDA
Huzuru yeterdi son nefeste duyulacak
İki çift sözcük biliyorum
Beni ebediyen avutacak.
Susma,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!