Dişlilere uyum sağlayamadık
Her inancı öğüten vahşi bir düzendi bu
Alışmaya başladık
Zırh delici mermiler kalmıştı toprağın içinde
Bazı sonuçsuz kalan savaşlardan sonra
biliyorum
sevmeyeceksin
bazı şiirlerimin
baladı hiç olmayacak
savaş yüklü
trenler geçecek
Eskidin be artık koca dünya
Bak sakinlerin çoktan gittiler
İki şehrin kavuşmasıyla bile
İyileşmez artık yaraların
Bir teselli de arama sakın
Gördün göreceğini
Çay acıdı
Unutuldu belki
Bu ağacın altında
Ben yeryüzüysem
Kabuğu sensin dedim
Dinlemedin
Sazendeler mahkum
Bir mızrapın varlığına
Mamurlar yıkıldı üstümüze
Arş gibiydi o dem kıyamet vakti
Kaçabilir miydik yırtılan gökyüzünden
Boşalan denizlerin çağlayan sularından
Bir zaman sonra
Kalemi tutan ellerim de kuruyacak
Ve sen yine bilmeyeceksin
10/06/2018
Hiç uğramadığın yerlerde
Ayak izlerine rastlandı
Sesin hiç olmayacak yerlere ulaştı
Yol üstü hanlarda unutulmuş
Kıymetsiz eşyalar gibi
Akim kaldı sevmelerim
Burası kurşun uçlu mızrağının ilk uğrak yeri
Çilelenmiş kartalların göz hapsindeki
Kaybolmuş gemilerin
Bir gece bile sığınmadığı liman
Vurgun yemiş
Yaşasa da kar etmez
Sevdiğim,
Şu aramızda yükselen
Heybetli bir buz dağı
Kutup rüzgârları arasında dalgalı saçların
Ürkek tavşanların vebali sırtıma yüklendi
Ağır bir yük gibi taşıyabilsem
Güneş doğdu doğacak
Bozkırın çoçukları uykuda
Annelerin dudaklarında bir sabah türküsü
Bir ürperti yayılır kubbelerden
Mehmet'in alnı secdede
Bütün benliği yıkılmış devasa mihrabın altında yatıyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!