Bir tatil yolculuğu öncesiydi.
Bakamadıkları için bir komşum
Sahiplenmem için teklifte bulunmuştu bana.
Öyle masum ve ürkek bakıyordu ki
Gönlüm elvermedi gitmesine bir başkasına.
Tereddütsüz sahiplenip garip adını takmıştım ona.
Hilal yıldıza sırtını dönmüş
gecenin koynun da sessiz duruyor
üşüyen bulutlar kaybolup gitmiş
ıssız kaldırımlar seni soruyor.
uzak tepelerde ışıklar yanar
Ne zaman ve nerede geleceği bilinmez
Azrailin çok sıkça uğradığı yaştayım
Temennim, katettiğim ömrümün yarısıdır
Babamı sonsuzluğa gönderdiğim yaştayım.
Kasaba camiinden hergün sela okunur
Ne gerçek İslam bu ne de Müslüman.
Bir çoğu uydurma sahte din iman.
Aklı olan her kurala inanmaz
Eğer mümin isen değerli namaz.
Her dinin yasası önce adalet
Bizi ayıran İstanbul üzgün
Öksüz çocuk yalnızlığında
Bıraktığın yer.
Aşk gerçekse
Prangaları eskitir
Mezara dek sevdiysen eğer.
Hem okuduk hem de yazdık
İmkan bulunca da gezdik
Çok şeyin sırrını çözdük
Tek insanı çözemedik.
Bazen güldük bazen kızdık
Görür görmez sevdim
Kadının birini.
Kahvenin en güzel tonu
İri gözlerini
Bir ressama ilham verecek
Narin ellerini.
Birçok bahçe gezdim bir çok gül gördüm
Bir gül var ki hiçbirine benzemez.
Sanki kan damlası her bir yaprağı.
Onu ancak gülü bilmeyen sevmez.
Koklamaya kıyamazsın solacak diye
İnsan için devasa
Evrene göre küçük.
Boynu doğuştan bükük
Ey günahkar gezegen.
Böyle başın dumanlı
Her akşam paçalı boz bir güvercin
Tüner yatak odamın penceresine.
Benimle uyanır benimle uyur
Sanki bana eşlik edercesine.
Besleyene dek sabırla bekler
Sayın Kemal Bey, Ne mutlu bu şiiri yazdığınız kişiye.Ne mutlu böyle sevebilene.Yüreğine sağlık.Kutlarım.