Kasım Kobakçı Şiirleri - Şair Kasım Kobakçı

Kasım Kobakçı

How,
Your breasts,
Awakened from hibernation,
Spring incense, kindled to the beech?

Heartfelt sentence,

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Without production and fair distribution,
Taca board, country to society,
You just sit around and take care of yourself,
Your fancy reign, exploding with every second noise.

At their ostentatious tables, with the pomp of the vulgarity,

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Üretim ve adil dağıtım olmaksızın,
Tacı tahtası, ülkeden topluma,
Sen sadece otur ve kendine iyi bak.
Süslü saltanatın, her saniye gürültüyle patlıyor.

Kabalığın debdebesiyle gösterişli sofralarında,

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Bıraktım
----yalan
--------olan
------------pek
----------------çok
--------------------şeyi,

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

If you want to suffer,
Born first.

If you want to suffer,
Two times two is five.

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Çizgimi abrama, tuzak üzerine kurduğumda,
Isak bitkin İsmail ama,
Köle bizden kaçtı,
Sanir Amca.

Gomina mil uzakta; Dalga aşağıdan kükredi...

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Kirliydi
----ayaklarım,
--------kirliydi
------------ellerim,
Benim
----suçum

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Zerya, we are going through sick days!
Anger penetrating into our palms,
Wounds open, deep in our chest.
From one thought to another,
There is no way in this darkness, our way to go.

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Verin elinizi bize, yer olsun Şengal dağları serüvenimize,
En azından, görmeyelim bir daha, vebalı sırtlan tükürüğünü,
Duymayalım bir daha, kana susamış kılıç çatışmalarını,
Aptal, küstah, utanmaz, ölümün kara korkuluğu kadınları,
Selam olsun Laleş vadisi, Yezdan diyarı.

Devamını Oku
Kasım Kobakçı

Böylece gittin,
Senin yerine,
Ayın karanlığında,
Yıldızlarla dans ediyorum...

Adını benden gizleme,

Devamını Oku