Doğanın en güzel sesleri,
Buz gibi akan dereleri,
Ah, o yorgun su damlaları,
Sonsuza akan, dinginliği,
Engin göklerde, mavinin anlam bulduğu,
Yeşilin, toprağa dokunduğu çığıltı.
Merhaba dediler yeni yollara,
----atlarını nallayan süvariler,
Arka sokakta gördüm,
----bugün seni,
Benim için demek zor,
----sana biraz olsun merhaba,
Aşk ateşiyle yanarım,
Hak uğruna çabalarım,
Arı gibi vınlarım,
Gerçek uğruna inlerim.
Gece gündüz ağlarım,
Doğumgünü pastası,
Bana sahibini hatırlatıyor,
Kek büyüdükçe,
Mumlar da artar.
Ne kadar güzel görünüyor,
Döktük acılarımızı yollara,
Yılların kanayan yalnızlığında,
Mücadelenin odu yüreğimizde yanıyor.
Döktük sevgimizi engin sulara,
Arkamızda boğulan küflü karanlığa,
Büyük kalabalıkların ortasında yalnız kalıp,
Buna alışmak çok zordur bizler için.
Herkesin bağlı olduğu, kendi kimliğini bulduğu,
Sosyal ve manevi bir grubu vardır,
O merkezli düşünür herkes,
Acep neden arkadaş değiliz, biz, biz,
Sözümüz başka, zikirimiz başka,
Kendi fikrimiz bizi yönetmez,
İ.M.F. bağlandık.
Dost olarak selamladığım şey düşman olur,
Döne döne,
----nereden döner,
Soğumuş,
----sayaçların önü,
Bilir sadece,
----oraya girenler,
Don't take a Latin course this summer, study me.
You can fly next year with a glider.
Try the emptiness in my madness this summer...
I brought you an antiquated romance, a primitive abstraction...
If time is always here,
Don't worry about everything that's going on,
Time is running out, hurry up,
Withdrawn to a secluded place,
Listen to the sound of birds and do tayammum.
A peaceful translation when diving,
Just leave me like this.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!