Kaan Ali Kolcuoğlu 1972 Samsun doğumluyum.
1993 Yılında başladığım ilk radyo yayıncılığına Radyo Esinti’de başlayarak sırasıyla Radyo İlkadım, Medya FM ve Haber Medya Grubu bünyesindeki Haber Radyo olmak üzere 28 yıl boyunca aktüel – toplumsal – sanat içerikli yayınlar yaptım.
2005 Yılında tiyatro oyunculuğuna başlayarak yaklaşık 8 sene farklı tiyatro gruplarıyla oyunlar oynadım bunun çoğunluğu turne tiyatrosu olmasından dolayı Türkiye'nin 40'a yakın ili ve ilçesinde sahne aldım. Kendimin kaleme aldığı “Diz Boyu Mavi” adlı tiyatral şii ...
Bir ekmek parası be abi
Hadi be abi
Çok açım
Açlığım!
Doymuyor açlık / açlığım
Bizim buralara bahar hüznüyle gelir
aldanırsın çiçek açmış dallara.
Gerçeklik güzelliğin ardına saklanır.
Geçmeyen trene su vermez olur.
Camları kırık, demirleri pas tutmuştur.
Kapısına tahtalar çakılmış, çürüyen / çürüten zamana küskündür artık.
Ölüm gibi çalardım kapını
Dudağının kenarındaki ruj
emprimeseydi eğer
Ölüm gibi kucaklardım seni
Dudağımın kenarından
Bu kent yüzünü
Ne çokta saklıyor sevmeyene
Sevmek aldanmak diyor biri oysa
Hadi gel diyor biri
Birlikte aldatalım bu kenti...
Ne çabuk unutmuşuz her sabah edilen yeminleri
Ve vaat edilen kazanılmış toprakların sahipliğini
Nasıl kazanıldığını?
Kanla ve tırnakla
Et ve kazmayla
Kim bilir kimlerle beraber
Bir Ankara'yı daha ardımda bırakırken
Sen miydin o kitapçının önünde duran
siyah saçlı kadın?
Kirpiğine düşmüş hüzün
Ne güzeldin oysa sen Ankara!
Şiirlere, şarkılara adın yazılırdı
Yine kalbinden vurdular seni kalleşçe ve kahpece…
Taşın, toprağın kana bulalı, yüzün esmer uykularda
Kalbine saplı binlerce karanfilsin şimdi
Aklımın kıt aynalarında kendi suretine bakan ben bıkkın bir hal takınıyorum yüz ifademde
Akşamdan kalma gibi sendeleyerek yürüyorum saç baş dağınık, sakal bir karış
Yeni bir gün, yeni bir koşturma telaşı beklemiyor beni!
Konuşmak!
Oysa yazmak fiili ağır basıyor
Bir psikiyatri koltuğunda buluyorum kendimi!
Anlat diyor doktor, anlat!
Ya da sonsuza kadar sus diye içimden mırıldanıyorum.
Ne mavi geliyor artık avuçlarıma
Ne de deniz kokusu
İçimde ölü kırlangıçlar
Kanıyorum...
Korkuyorum...
Ben bir öykü yazmak istediğimde boş vermeden yürürüm. Yürüdükçe öyküleşir hayat, bazen durduğumda da öykü bulur beni...