İsmail Aksoy Şiirleri - Şair İsmail Aksoy

İsmail Aksoy

Kaplan

Kaplan Kaplan, ışıltılı yanarsın,
Gecenin ormanlarındasın;
Hangi ölümsüz eldir ve gözdür ki,
Çevrimler senin dehşetli simetrini?

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Kaplanım ben.
Külçeler gibi geniş
ıslak mineral yapraklar arasında
senin için pusudayım.

Aydınlık ırmak büyür

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Karlardan bir dünyadır şimdi. Evde değilim.
Nasıl da bembeyaz bu çarşaflar. Yüzlerde hiçbir özellik yok.
Keller ve imkânsızlar, tıpkı çocuklarımın yüzleri gibi,
Kollarımdan paçayı kurtaran o küçük hastalar.
Diğer çocuklar dokunmuyor bana: korkunçlar onlar.
Aşırı renkleri var onların, aşırı hayatları. Sessiz değiller,

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Savaşa karşı duran
Karl Liebknecht
Burada yatıyor
Öldürüldüğünde
Düşmemişti kentimiz henüz

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Yeni ahlâkçılık hakkında konuştukları tüm zamanda
Araştırıp inceledi gözleri beni.
Ve gitmek için ayağa kalktığımda
Bir Japon kağıt peçetesinin dokusu gibiydi
Parmakları.

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Kartal Kayası

Cam kafeslerinde
sürüngenler
tuhafça kımıltısızlar.

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Ruth Fainlight’e



Tanıyorum dibi, diyor. Büyük ana köklerimle tanıyorum onu:
Korktuğun şeydir bu.

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Sizler adaların gübreleyen kuşları,
kaçışın çoğalmış isteği,
göksel büyüklük, hayat rüzgârının
sayısız göçü,
kuyruklu yıldızlarınız titreşip gider
ve kumla örter o dilsiz Peru’nun o gizemli

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Kara Dağlar

Dağın soğuk gölgesinden kurtardı kendisini otobüs bir sonraki virajda
döndürdü burnunu güneşe doğru ve kükreyerek tırmandı yukarıya.
Tıkış tıkıştık otobüste. Gazete kâğıdına sarmalanmış
diktatörün büstü de bizimleydi. Ağızdan ağıza dolaştı bir şişe.

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Karanlık bir evdir bu, çok büyük.
Kendi kendime yaptım,
Sessiz bir köşeden odacık odacık,
Çiğneyerek boz kağıdı,
Sızdırarak tutkal damlalarını,
Islık çalarak, kımıldatarak kulaklarımı,

Devamını Oku