dünyanın bir okul olduğunu varsayarsak
biz sınavdan sınava koşan öğrencileriz
bu karmaşayla başa çıkmamızı sağlayan
teneffüslerimiz olmalı aslında
soluk almamıza fırsat tanıyan zamanlar
nefes alma anları
insan bu…
günün en vasat saatinde
keyifsizliğin son demlerinde
yaşadığı yorgunluk ve yılgınlık patlamaları arasında bocalayarak
kendine reva gördüğü bu eziyete katlanan tek varlık
yorgunluktan habersiz
acılar değiyor körpelere,
dokunuyor soğuğun nefesi
coğrafyalar dolaşıyor
doğu batı kuzey güney
bak neler geçiyor aklımdan
gir koluma
kulaklarımızı kapatıp etrafa
öylece yürüyelim
şimdi üstümüzden uçmalı
(Şehit düşen bir askerin hikayesi )
televizyonlarda terörle anılan
adı korkuyla yankılanan o şehirdeyim
dağlarda şafak sayarım sanırken
geri hizmette buldum kendimi
şimdi hecelerimizin arasında
aşkın şiirini yazmak isterdim sana
sana aşkı şiir ile yazmak isterdim
aşkı seninle tanımlamak ister
aşkı sende tanımak isterdim
rüyası bölündü
ırmağının kıyısında göz göze geldi
ürkütmekten korkarcasına elini uzattı yavaşça
parmaklarının ucundan döküldü yaseminler
içine dolan sese sokuldu
sahi
sen ne sandın ki
bu dünyanın nizamı böyledir azizim
dünyalık telaşıyla
mevziyi terk edenler yüzünden kendini helak etme
dili diline
kimsin sen
durup düşünmeli, ölçüp tartmalı
aramalı bulmalısın kendini
bunca yoğunluğun, işin gücün, hesabın kitabın arasında
başını ellerinin arasına alıp
her şeyi susturup cevap vermelisin kendine
yağmur mevsimi geldi gidiyor
sayılı soğuklar
sayısız sıcak günler ardı sıra
hep böyle
hiçbir şey değişmiyor
aşk öyle geçmiyor işte
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!