Gözlerim, gözlerin gözlerimde ne arar
Işmarın neye, ne imâ ediyor, ne soruyorsun
Edalı duruşun naz, bakışın naz, sen bî karar
Sanki üç çifte kayıkla Sadâbad'dan geliyorsun.
Sen zaman ötesinden, zaman ilerisindensin
Rüzgârlar seferden geldi
Baştan ayağa toz-duman
Belâ belli yerden güldü
Gülüşün adı çok yaman
Seferden geldi lâleler
Yolculuk bir başka bahara kaldı
Bülbülü şeydaya diken gülleri
Hangi güle yöneldimse talandı
Hangi sevdaya baktımsa seferi
Caddeler beni gezdiren hamaldı
Ay on dördünde
Sen dünya derdinde
Bir akşamüstü
İlham geldiğinde
Sen akşamları Aya karşı oturduğunda
Gökte yağmur yoktu
Bulut ağmıyordu göklere
Ay onbeşindeydi yaş dağıtılırken
Göz kırparken bir sitare
Güneş onsekizinde ya var ya yokdu
Ya sen neredeydin
Sen misin İstanbul?
Umut umut Fatih’ten biriktirdiğim
Hilâlli minarelerinde,
Sen misin bu halde?
Çamurlu ruhlar,
Çanlı sokaklar.
Huzuru sezilir gözlerde görmenin
Gönülde bir yitik bulunmuşluğu
Hayat rotasında dümen kırılır
Zamanda yaşamanın hoşluğu,
Eski sevdaları çağırır sesin
Sen, senden ziyade,
Dağa çıksan alıç hani ?
Hani Tapduk, Miraç hani ?
Fikir sağsan, nerde yeni ?
Sen Yunus olamazsın !
Hac'ca gittin gönül yıktın,
Ben öyle darmadağınık
Sen yüce dağlar yurdunda
Yurt bilir kimsesizlikler
Yalnızlığımın odunda
Hep sevdalar teyellendi
Kitabı icat edenler olmasaydı
Olmasaydı kalem kâğıt,
Güneşli günleri yazabilir miydim?
Nasıl bilirdim karanlığı
Aydınlığa âşık olduğumu
Kimlere anlatacaktım
Sevgili hocam, sizi uzun zamandır göremedim. Eğitim fakültesinde çalışırken sık sık sohbet ederdik. Sonra siz başka bir yere gittiniz ve aramızda mesafe oluştu. Neyse ki şiirler sayesinde yeniden iletişim kurabildik. Umarım yakında yüz yüze görüşme fırsatımız olur.
Selamün Aleyküm hocam. Ben Mustafa Akkuş. Çorum'dan. Kırşehir Eğitim Fakültesi mezunuyum. Fakültede eğitimle ilgili bazı derslerimize girmiştiniz. Bu kadar kitabınız ve makaleniz olduğunu bilmiyordum.Benim de üç tane şiir kitabım çıktı. Daha da çıkacak inşallah. Kolay gelsin Selamlar...