Hasretim, hasretsizliğinde kırılan yelpazeler gibi.
Tutkunum, tutkunluğum dibine varırcasına acının.
Suskunum, suskunluğum beni eritircesine büyük.
Ben yokum, yokluğunla yok olurum güzel kız.
Gülüşün her an tattığım ekmeğimdi sevgili.
Anla beni; anla hasretlerimi.
Kuşların cıvıltışını duy.
Kayıkların sessizce batışını gör.
Merhametin yağmalaşına dokun.
Nasıl tüterdi zaman.
Kentler uyudu
Ben uyudum
Sen uyudun
Ağaçlar, kuşlar çiçekler uyudu
İnsanlar ve kentler sanki paslanmıştı
Anlayışlar gri boşluğu kalplerin
Ve ben üşürüm.
Ve kaldırımlar üşür.
Sokaklarda minik yürekler.
Her şey üşür uğuldarcasına.
Duygular, kalpler, vicdanlar üşür.
Hayat bir akıntı
Yüzüyorum kızgın, öfkeli
Umut saklı bahçe
Aramak seni sevgiyle hüzün arasında bir yerde
Acının penceresinden bakmak dünyaya
Hayat bir dalgadır
Yüzmek anaforlu düzene inat
Masumane düşler büyütmek
Bağrı yanık dehlizlerde umudu bulmak
Masalları aşmak
Hakikate selam yollamak
Hayat değişik bir manzara
Sen çözülmez bir düğümden doğan başka bir manzara
Ben ırmakları yara yara
Dalgaları aşa aşa
Vurup kendimi hengâmeli kayalara
Sensizlik infaza uğramış bir mahkûmun halini andırsa da
Baharların ölümcül sisi gibisin her gece.
Akşamların tütüncül hüznüyle solarsın.
Duman altı yalnızlık var ruhunda.
Yaprak yaprak dökülen hazan mevsimisin
Ben meşakkatiyim ömrünün.
Kanlanan gözlerim mi geceler mi?
Yanan, tutuşan alevler mi yüreğim mi?
Dağılan sol yanım mı sen mi?
Yuvaları bozulan kuşlar gibiyim.
Hazan akşamlarında yağmur oldum yağdığım yalan mı?
Varlık; tohumunu unutan ağaç
Maneviyat gizlenmiş hammadde
Umut; kaynağı kuruyan su
Kalp kırılmaya hazır oyuncak
Söz; unutulan eski zaman güftesi
Türküler; çalınamaz ruhlara




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!