Bir ağaçtı sevgi yemyeşil.
Nefrete sıkılan kurşundu.
Geceyle birleşen gündüz.
Gökkubbeyle birleşen yeryüzü.
Mumda eriyen pervane gibiydi sevgi.
Gülüşlerimde tutayamacağım kadar sıcaktı.
Bir arkeologun serüvenini yaşıyorum bu gece.
Kazıyorum bir lahit…. Öyle bir lahit ki….
Bir aşinalığın içinde…
Binlerce yıldan gelen…
Kazıyorum bu güzelimsi anlamlar yumağını.
Bir bakışla başlayan.
Bir bakışla biten.
Bir ömrün anlamını içinde barındıran.
Esrarengizlik kılıfıdır bedenimi biçen duygular.
Ve söylenceler içimizi tartaklayan düşünceler.
Bir dumanlı hava…
İçime siner; elbiselerimde gezinir.
Masaya, sandalyeye çelik bir zırh gibi düşer.
Göz görmez gönül bilmez bir hava.
Bahtıma sinen belirsizlik.
Bir söz yakalım bir söz.
Binlerce yıldan gelen.
Sonsuz umutla beslenen.
Melodisi kalbin türküsü olsun.
Yürek telini titreten bir söz.
Bu son eda…
Yürürüm yürürüm dur kalbim.
Bu son heves…
Ağlayamam yürek çakıl dolu…
Taşarım derelerin boylarında…
Her hüzün binlerce yüzüm.
Dere boylarında vahşi bir duygudur.
İçime içime işleyen sevgi.
Kapalı duvarların arasında süzülen ışık.
Yüreğime dokunur mu bilinmez.
Genzimin içine dolan ayrılık.
Nefesime sinerdi gülücüklerin.
Kuş söküklü kelimelerimsin.
Köpükten hafif sitemlerin,
Bahar dallarına oturan meyvelerim,
Türkülere tat kattığım nağmelerim,
Zaman kilitli bir kapıdır.
Ağaçlarla, kuşlarla, çiçeklerle örülsün umut sandalım…
Kelebekler, böcekler, arıların yürekleri taşsın mutlulukla
Dereler, nehirler, göller, denizler kirliliğe oynamasın…
Yaşansın her şey gönlümce…
Her şey el bebek gül bebek olsun…
Sen benim sızlayan yanım.
En vicdanlı yanım Arakan’ım.
Sürgünler sende büyür.
Bangladeş’te tohumsun.
Her karanlığın sonu var.
Aydınlık senin yüzün.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!