Deli dolu hayallere dalar da gün ortası
Ay ışığında saklıdır bilemez misin
Gel-gitlerin savurur seni kıyılarıma
Sen benim mehtabımda yanamazsın
DONARSIN
Zamansız güller deren ellerin
Dikenli tellerinde burulurken
Ekmek arası ölümler topladım
Gözyaşlarımı katık edip...
Haliçten seyretmiştim bir süre
Ben
Sahte bir mutluluk yerine
Acıtsa da
Gerçek bir ayrılığı seçtim
Sana ve kendime rağmen
Ölürcesine
Gözlerimin deltasından
Sessiz mavnalar uğurladım bu gece
Kilit vurdum hançeremin orta yerine
Ben sustum
Sen gittin
Merhaba can...
Canımdan can çıkarcasına
Seviyorum dediğim
Vefasız adam
Merhaba...
Canı sıkkın bir gecenin
Umudu tükenmiş karanlığında
Ağlayan bir sokak lambasının
Gölgesi düşüyordu
Başı önünde
Düşünceli bir sokağın ortasına
Ey yüreğim
Nereye...
Yalancı doğumlarından çıkıp Mayıs’ların
Eylül susmalarını karşılayan
Aralık ölümlerinde gezindi yüreğim
Bir yer var biliyorum
Kırılma noktası dedikleri
Ya da
Adına her ne denirse densin
Cinnet nöbetlerinin son bulduğu
Ve
Toprağın bağrından uyanışların
Katre katre açışına şahitlikti yaşamak
Her insan kalabalık doğar
Yalnız yaşardı bilinmeden
Keşfedilmemiş kıtaları vardı yüreklerin
Fethedilmemiş zirveleri oysa
Ardında sonsuz ayrılıklar bırakırken
Ayak seslerinin son notasına takılıp kalıyor düşüncelerim
Kan havuzunda dinlenirken gülüşlerim
Dudaklarından dökülen bir darağacının
Yağlı urganında salladın ismimin her harfini
Faili meçhul oldu adım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!