Bir münakaşa var
Hapsolmuş beklentiler
Birkaç küçük aşk kırıntısında
Ayrıntılar ile yoğrulmuş keder çizgisi
Ya da masumiyet hiç bu kadar anlamlı değildi
Şarkılar kadar görmek güzel
Yalnızlığın girdabında
Gülümsemek var
Ancak ağlamaklı bir hüznü barındırıyor
Kendi içinde....
Sürgünler kadar uzak
Pencereden bakan çocuk gülüşleri
Bırakılan çocuksu hayaller
Ya da yalnızca masum sorular kimsesizliği
Hangi mevsim bahar olur
Koridorların hakimiyetinde...
Masum bir hayalmiş
Yalnızlıkla noktalanan
Elvedanın verdiği kelime boşluğu
Her vedada tahammül
Ya da hüsran...
Yediveren kokar gökyüzü
Ve bütün renkler yeşil
Kayıplar var geride,
Eski karartılar görürdü dar sokaklar
Yepyeni aydınlık öncesi...
Kendi içerisinde barışık bir kimlik karmaşası
Ya da yeniden anlamsızlık
Kederlerin içinde kaybolan melun temaşa
Ölüm bir çığlık gibi arkamdan geliyor
Gündüz düşlerine nazır mutluluk
Ve gecelere yalnızlık...
En uzun günü ömrümün
Ve bahar aynı şarkılarda
Sanki leylaklar gizledim gönül bahçeme
Hüzün kokar titrek mısralar
Günlerden huzur
Ve güzel bir gün
Baharlar vardı o zamanlar
Ve biz her sabah mağlubiyetlere uyanırdık...
Aniden gelir mavi kederler
Ve ben keyfini çıkarıyorum yalnızca
Sabahki düş kırıklığının...
Bir nezaket yorgunluğu gizli bedenimde
Beni yalnızlığa terk etti
Sokak arasındaki gülümseme alışverişine neden olan varlık kırıntısı...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!