Masal gibi dünyanın
Cennet Mahallesi’nde başlar hikâye…
Toprak henüz kirlenmemiş,
Yürek henüz sevilmemiş,
Ve göz henüz başka bir gözde vatan bulmamışken
İndi semadan ilk seher…
(Madımak’a Adanmış Davalar – V. Şiir)
Unutanlar için dikilmedi bu anıt,
Hatırlayanlar için de değil.
Unutanların unuttuklarını
unutma!
Çünkü unutulan her isim,
Bir daha kurban olur karanlığa.
Sustum, ama içim susmadı hiç,
Her susuşumda sen yankılandın, iç içe iç.
Unut dedin ya hani,
Unutmak kalbe mi düşer?
Ben seni her nefeste hatırlarken
Zaman neyi siler?
Gözler kapansa da,
Anılar hep tazedir.
Bir adım uzaklıkta,
Ruhlar bizimle yürür her yerde.
Yıllar geçse de,
Gözlerden silinse de,
Kalpler unutmaz asla,
O sevgiyle dolu anları.
Onlar bir ışık gibi,
Karanlıkta yol gösteren.
Sessiz ama güçlü varlıklar,
Ruhun derinliklerinde yaşayan.
Burası bir otel değil,
Yakılarak mühürlenmiş bir utançtır.
Her tuğlası çığlık,
Her odası karanlık bir yüzleşme…
Senin gözlerinde bir vatan saklı,
Tarım’ın bereketi, Kaşgar’ın ışığı.
Her kirpiğinde tarih,
Her nefesinde özgürlük,
Bir kadın ki, sadece kadın değil,
Bir veda ile kapanmaz her şey,
Sadece bir kapı aralanır usulca.
Ölüm bir son değil,
Yeni bir yolun başlangıcı aslında.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!