ne fark eder ki, ister tan ayazında kurşuni gri
bir mermi gibi
yada keyfince süzülerek gün batımında
bir gelin gibi
ne zaman geçse bir vapur gözlerimin önünden
Boğaziçi nden,
sana şimdiye kadar,
hiç şiir yazmadım diye sitem etmişsin bana.
demek alıcı gözle bakmıyorsun yazdıklarıma.
benim yazdığım her şiirde
benden bir sitem saklıdır sana, görmesen de.
iki ağaç olalım, yan yana duralım
yapraklarımızın rengi benzemesin
ama birbirlerini sevmesini bilsin
bir çocuk geçsin tam önümüzden
dudağında annesinden kalma bir türkü
gözlerinde o günlerin ağır hüznü.
şimdi başıboş bir sandal olarak düşün kendini,
günlerden Pazar olsun
ilk firarındasın belki tüm yaşamının
sevdiğin uğruna göze aldığın .
düşlerini süsleyen sandalla buluşacaksın.
suya düşen gölgenizle öpüşecek
ulaşılması en zor ve yüksek dallar arasında
rengindeki kırmızı şiir gibi dizeli bir tatlı elma.
küçük yangın yeri sanki, alevleri tüm şehre iştahlı.
gel diyoruz yakası açık tulumbacılara, işte burada
yüreğimizi gösteriyoruz, ağacın yüksek dalında
ama yangın yerine çıkacak bütün yollar kapalı.
hepiniz;
çok uzak gezegenlersiniz.
hiçbirinizin bilmem adını.
aklıma bile getirmem
ne yer,ne içersiniz.
en güzel özgürlük değil midir,
her sabah kapının ardından uğurlamak
öperek sevdiğini dudaklarından.
bunun hayalini kurmak
en güzel özgürlük değil midir,
geceden kalma sıcaklıkla yaşamak…
bu havada ve bu ormanda
biz bugün türkü söylemeyelim.
belki bir turna, son telli turna,
çıkar gelir saklandığı yerden.
biz türkü söylemeyim bu gün,
ürkmesin telli turna türkülerimizden.
bir geminin arka güvertesinde;
hem köpükleri izleyecek
hem martıları bekleyecektik.
geldikleri zaman, onlarla
beraber uçacaktık.
istanbulun en uzak sahilinin
tam müstemleke havası bu.
güneş nereden doğacak belli değil.
gece, sabahtan çöküyor üzerimize.
günün haberleri olmadığımız her yerde okunuyor.
dünyadan haberimiz olmuyor.




-
Nur Tuna
-
Ertuğrul Söyünmez
-
Gülin Su
Tüm YorumlarNe kadar ben...ne kadar yürek...ne kadar yaşam dolu şiirlerinz...yüreğinize kaleminize hayran oldum şiir dostu...yaşanmışlığın her köşesinde duygularınız aksın bir ömür...selam ve saygımla
sen çok seviyorum Cevat çeştepe
şirlerinide
özledim seni geleceğim elini öpmeye
iyiki varsın hocam
...sevdiklerimizden ve okuduğumuz kitaplardan değildi uğradığımız ihanetler...duvarlarımızdaki yaralar sevgisi tutsak olanların ve düşüncesi korkakların ihanetlerinin izdüşümüydü...
....yaşam çizgisinin iki ucu arasında bir merdiven çıkar ya da ineriz...doğuma veya ölüme doğru..etrafımıza ördü ...