ve gözleriniz heyecanla dolaşacak takvim yapraklarında,
yenisi acaba ne zaman diye.
ve parmak hesapları kurgusunu yapacak
hayal kurma saatlerinizin.
ve uzaktaki sevgililer daha da yaklaşacak çok
yakınlarınıza.
aşağı inmesi adımlarımın.
becerememek yani
son fasılın ince sazını.
ve anlatmak istediğin hiç bir şeyi
anlatamamak,
demini almış yüksek bir ölçüdeyim,
delilik ayarım kaynadıkça,buharım tütüyor.
ellerim düşmüş masanın üstüne
avuç içi falım, hiç iyi şeyler söylemiyor.
beraber doğurduğumuz umut adlı o çocuk,
şimdi hangi çöplükte saklı bir torba içinde.
dün bu kadar eski / ya yarın..........
dün bu kadar siyah-beyaz / ya yarın.......
dün hiç yaşamadığın kadar uzak / ya yarın...
yarın, çok yeni,
yarın, çok renkli,
dünya dönüyor ısrarı sürüyorsa hala
bugünlerde de Galileo’nun
yapacak hiç bir şeyi kalmıyor engizisyonun …
bir sabah uyandım
ki kör olmuşum, görmüyorum …
Şairler zamanın ta kendisidir.
Saat üçü beş geçedir,
ya da oniki ye çeyrek kala.
Dünü yaşayan aşkları yarına taşıyandır.
Şairler yaşamın ta kendisidir.
ne önemi var ki o an,
hayal hangi perdenin ardında saklı
gerçek şu resimde, tam ortada duran mı.
… şimdi saat kaç diye sorabilmek kendine
ve kadehini kaldırabilmek bakarak gözlerine.
gözlerini niye aldın yanına, bari onu bıraksaydın
kapıyı çarpıp, çıkıp giderken.
beraber astığımız gelin çiçeğini düşürdün yere
ve dönüp arkanı bir kere bakmadın bile.
huzursuzluk kalk borusu çalıyor içimde.
saati sakladım, hiç görmeyeceğim bir yere.
claude monet tablosu gibi
rengarenk bir bahçede
bir çocuğun ellerinden
koklarken yaz sabahlarını.
aykırıya düşmeyen
uçarı rüyalar gibi
garip ve hüzün dolu bir tırmalanma olsun karşımda.
ışıklar yanmasın.
sen, sus ……
bütün makamlar kendi bildiği telden çalsın şarkıları.
ben dinleyeyim.
sen, duyma




-
Nur Tuna
-
Ertuğrul Söyünmez
-
Gülin Su
Tüm YorumlarNe kadar ben...ne kadar yürek...ne kadar yaşam dolu şiirlerinz...yüreğinize kaleminize hayran oldum şiir dostu...yaşanmışlığın her köşesinde duygularınız aksın bir ömür...selam ve saygımla
sen çok seviyorum Cevat çeştepe
şirlerinide
özledim seni geleceğim elini öpmeye
iyiki varsın hocam
...sevdiklerimizden ve okuduğumuz kitaplardan değildi uğradığımız ihanetler...duvarlarımızdaki yaralar sevgisi tutsak olanların ve düşüncesi korkakların ihanetlerinin izdüşümüydü...
....yaşam çizgisinin iki ucu arasında bir merdiven çıkar ya da ineriz...doğuma veya ölüme doğru..etrafımıza ördü ...