“neden adı gece yarısıdır saat yirmidörtlerin.
birinin tam bitişi ve hemen yerini alması bir yenisinin
neden adı gece yarısıdır bitişlerin ve başlangıçların.”
içimizde en güzel çiçeği toplayan senin ellerindi
yüreğinde bahardan başka hiçbir mevsim açmazdı.
umurum; en incesinden doğranıyor
gözüm saate takılı iken heyecanlarımın.
ayak üstünde dursam hiç olmuyor,
otursam, bir başka türlü.
içim, kabından nasıl da dışarı taşıyor.
ve bu saatlerde ıslanan ben değil,
bütün gecelerim sanki, sahipsiz bir örs
ne varsa dövülecek üzerimde dövüyorlar.
fena eziliyorum.
eli şakağında, gölgemin arkasında
çelik urganlı bir karabasan
hangi pencereyi açsam,
şiddetli yalnızlığımın hamuruna
susam kattım.,
martılara attım......
umutlarım köpük köpük sığ denizlerde.
ve ben sana rağmen sensiz
soluklanmaya çalışırken en derinlerde.,
Dün bir gemi yakaladım.
Yalnızlığa terkedilmiş bir tersanenin
Paslı demir kokulu sularında,
Terk edilmiş bir iz bırakıp, kaçmıştı.
Üstüne giydirilmiş;
Kimsesiz bekçi üniformasının düğmelerini
deniz; hafif çalkantılıdır.
bir rüzgar saplanır koynuna
poyrazdan,
içim üşür.
deniz; azgın dalgalıdır.
ben kapıdan dışarı elimi uzatırım.
kimseler görmez,
su nerede yanıyor,
yangın nerede söndü.
ben kapıdan dışarı elimi uzatırım,
karanlık içeri kaçar.
birlikte çektirilememiş
her fotoğrafın arabında saklanır;
sabaha karşı tek başına dinlenen
azgın su sesindeki ezgilerde
birdenbire araya giren
milliyetsiz, cinsiyetsiz
üç numara şakir zümre donuyor avuçlarım.
bu soğuk havadan değil anne,
pencerem hala açık.
nerelere saklandı
rengini o çoktan unuttuğum
çocukluk perdelerim.
Yaşamak herkese mahsustur.
Çilek ağacından kum tanesi toplayanlara
Ve kar tanelerine
Eldiven, kaşkol örerek
Hayatını kazananlara.




-
Nur Tuna
-
Ertuğrul Söyünmez
-
Gülin Su
Tüm YorumlarNe kadar ben...ne kadar yürek...ne kadar yaşam dolu şiirlerinz...yüreğinize kaleminize hayran oldum şiir dostu...yaşanmışlığın her köşesinde duygularınız aksın bir ömür...selam ve saygımla
sen çok seviyorum Cevat çeştepe
şirlerinide
özledim seni geleceğim elini öpmeye
iyiki varsın hocam
...sevdiklerimizden ve okuduğumuz kitaplardan değildi uğradığımız ihanetler...duvarlarımızdaki yaralar sevgisi tutsak olanların ve düşüncesi korkakların ihanetlerinin izdüşümüydü...
....yaşam çizgisinin iki ucu arasında bir merdiven çıkar ya da ineriz...doğuma veya ölüme doğru..etrafımıza ördü ...