Gelen her can gibi, göçtün dünyadan,
Acın büyük oldu, bak Ayşe Ana!
Acı haber geldi, geçen Konya’dan,
Sözüm yarım kaldı, bak Ayşe Ana!
Tam Osmanlı idin, sen her halinle,
Acı haberin geldi, yaktı ciğerimizi,
Yağlı kurşundu deldi, perişan etti bizi.
Konu komşu toplandı, bizlerde feryat-figan,
İmamlar sela verdi, çınladı, dağ-taş her yan.
Bahçede ağaçlar çiçekler açtı,
Dallar yeşillendi, arılar uçtu,
Bizim Yörüklerde yaylaya göçtü,
Baharın yeşili, tadı güzeldir.
Kırlarda kuzular, meleşir koşar,
Bir falcıya gittim, ikimiz için,
İşimiz fallara kaldı sevdiğim,
İçimde bir parça ümidim vardı,
Onu da falcılar aldı sevdiğim!
Feleğe söylendim, feleğe kızdım,
Neyin iyi neyin kötü olduğun,
Bilemedim, inan bilen olmadı!
Bilgi çağındaki bilgi kirliliğin,
Ne dolu boşaldı, boşta dolmadı!
Kafa karıştırmak hepsinin derdi,
Kime arz edeyim halim bilemem,
Yaradan’dan başkasına ne deyim!
Başka yerde doğru yolu bulamam,
Dertlerimi ancak Hakk’a söyleyim!
Dünya malı-mülkü, oyalar seni,
Rengini almışsın şehit kanından,
Armağan olmuşsun atalarımdan,
Şeklin tamamlanmış, yıldız ve aydan,
Türk Milletinin şanısın Bayrağım!
Ne ocaklar sönmüş, senin uğruna,
Bizim elin adı başka güzeldir,
Limonunun tadı başka güzeldir,
Akan suyunda ki aşkta güzeldir,
Bizim elde hayat, bir başka güzel!
Düğünü güzeldir, sözü güzeldir,
Kimse sormaz, halin hatırın nedir?
Selamı keserler, borcun olursa!
Dünyanın ahvali, durumu budur,
Eğer işin bu kullara kalırsa!
Derdini, halini kimse dinlemez,
Gönül dostum, candan sever insanı,
Sevecen ve güler yüzle bakışı!
İnsan anlamıyor, orda zamanı,
Hayat ilmek ise, O’da nakışı!
Birlikte oturduk, hoş bir mekâna,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!