Dilinde hep bir mırıldanmalar ve içsel konuşmalar vardı
Allahtan aşkı istemesiyle çıktığı yolculuğun eseri
Kısa saçları vardı,benim kadınımın,
Biraz uzatmasını bekledim.
Düşündüm bunca yarayla,gönül yere vurulur mu.?
Kısaydı saçları.
Bir yere gidiyorum,
Ne baş bende ne ayak.
Yol yol iken,
Kısalığında gül,
Uzunluğunda diken.
Yar seven verem mi ola,
Hakka mecnun, aşka Leyla mı ola,
Ömründe bir kez, yar yüzün görmeyen,
Dağlara Ferhat yollara Yunus mu ola.
Sallanıyor bende beyazlar,
Tenden yağıyor dil,dil küfür,
Yol yarısında tükendi.
Geriden gelen bir kaç adım,
Aşk edep irfani
Bir kopmuşluk oluştu,bedenden ruha,
Gül yaprağına konmuş, serçe misali.
Göz kapaklarımın ağırlığında hissettim,
Aşk sanki biraz edep, biraz irfani.
Eğer aşk hala varsa,
Yağmurları bekleme,
Rüzgarlar senden önce,
Alıp götürmesin yaprakları.
Görünmez göz çerçevelerinden,
Camekan,camekan bakacagım sana.
Ne sarıya boyanacak gök yüzü,
Nede kızıla,
Yüreğimde derinden,
Mevla ile aşkı ararken,
Benim olmasın,
Bir zalimle aşkı hikayem.
Gül kokusu hakka,bülbül sesi arşa yakın,
Sesimle nefesimle sarsam seni aşkım.
Yol bulmaz ise kalbim aşk-ı hüsna,
Yarın göğsümü, kalbimin içine bakın.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!