Bedri Tahir Adaklı Şiirleri - Şair Bedri ...

Bedri Tahir Adaklı

Başkasının azabı, bana belki elemdir.
Sana gelen musibet, tıpkı bana gelendir.
Herkese taksim edip ona-buna verilen;
Zatındaki muhabbet, zirvelere erendir.
* * *

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Nereden ödünç aldın, feryat-figan sesini,
Gırtlağını yırtma da, seni düldül sansınlar,
Şarkı olsa gam yemem, geğirti namesini?
Sus bâri bağırma da, seni bülbül sansınlar.

Sanırım, gidişatı, duymuşsundur ceddinden,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Gönlümün semâsını, ne bulutlar kapladı,
Kara sevda yakıyor, semâ başka biçimde,
Fırtınalar, rüzgârlar, azapları katladı,
Hem tipiler esiyor, bora başka biçimde.

Kalbimden parça koptu, yuvarlandı vâdiye,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Zülcenaheyn ulâma, kolay kolay bulunmaz,
Dünya ilmi bilenler, mana ilmi öğrensin.
İki ilmi olanın karşısında durulmaz,
Tek kanatla uçanı, bilmeyenler öğrensin.

Mü’min olan kimseye bu, ilahi bir ihsan,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Bir “tane(m) din” benim,
Sen bir tane/m.!
Gönlüme ekip, gözyaşıyla suladığım ve
Gözümde büyüttüğüm/dün.
İçimdeki bahçeler diyarının sümbülü(y) dün.

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Dünyayı yutsa da, tok oldum demez,
Ölürken dünyada, gözleri kalır,
Milleti kandırdım, çok yoldum demez,
Astarı sökülür, yüzleri kalır.

Garibe bakar ki; zordur geçimi,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Onu bunu, suçlayanlar bulunsa;
Muhtemelen iftiradır, diyemez,
Adavetten aleyhinde olursa;
Her nedense? Haksızmışım diyemez.

Nefislerin kabahati, bilinir,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Aman dostlar sormayın, neler geldi başıma,
Görmedim böyle bir şey, geleli bu yaşıma,
Hikmeti merak ettim, anlattım bir âlime,
Size de anlatırsam şaşarsınız halime.

Bir gün yolda giderken, biriyle karşılaştım,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Büyültürsek insanı, bu dünya kadar olur,
Neler varsa insanda, onda da aynısı var,
Kirletme yeryüzünü, belki mükedder olur,
Madem benzer insana, o halde hayâsı var.

Bir ücret istemeden, neler veriyor neler,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Paha biçmek, pek imkânsız, öyle mal ki; alınmaz,
Bir emanet mülk verilmiş, acep kime ayandır?
Ekip-biçmek mezraında; tohum olup kalınmaz,
Filiz çıksın, diye düşmüş verilen yer; cihandır.

Sebeplere, perdedardır hiçbir yerde bulunmaz,

Devamını Oku