Hüzün dökülür parmaklarımdan
Sazımdaki tellere;
Tutulunca, kara geceden
Mahmurlaşmış gözlere.
Bir türkü; Gönül Dağı
Sen bir yaban arısısın
Benim gözümde,
Hamam böceğinin karnından çıkıp gelen.
Dişi bir kasığa hasret olansın.
Belki hayal, belki bir yalansın
Yürüyen dağların altında ezilen
Huşu ile yürürken
Darağacına Mansur,
Cellâdını bekleyen
Akıbete ağlamış.
Hicaz yönüne dönen
Hep beni düşündüğünü,
Özlediğini yazmışsın
Gönderdiğin mektubun
Her satırında
Nasıl olduğumu,
Neler yaptığımı soruyorsun.
Mutluluk ki bir nazlı sevgili
Her insanın onadır meyili
Sevmeye dudaklar nasıl yetsin
Sevince, tâ yürekten sevmeli.
Mutluluk ki bir nazlı sevgili
Nasıl başarıyorsun
_____her yerde olmayı;
__________varlığımı sarmayı,
_______________damarlarımda dolaşmayı…
Hayallerime nasıl geliyorsun?
Düşlerime nasıl giriyorsun?
Niye ki ölmüşe söver, yerersin?
Ha babam ha kemiğini geversin..
Çoklukta birliğin hazzı dururken
Banıp banıp baldıranı içersin..
Yurda ne yapmışmış Mustafa Kemal..
Kızıl yeleli atlar uçuşur,
Gün kırılmalarında;
Kıvrak toynaklarında,
Akça pakça bulutlarla…
Bilmem hangi çağda,
Hangi pınar başında başlamış
Mecburiyet’te yürüyorum
Yavaş yavaş.
Çekerek zamanı
Adım adım, nefes nefes…
Eve gitmekse de niyetim,
Kararsızım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!