Öyle her gönüle girilmez,
Her kalp oyun yeri değil…
Bir sözle yıkılan yürek varsa,
Orda kul hakkı var, bil!
Ağlattığın göz,
Geceyi ilmek ilmek sardım sessizliğe,
Gözyaşımı süzdüm karanlık denizliğe.
Bir yük gibi çökmüştü içime dünya,
Ama sonunda kalktım, kurtuldum bu rüyadan.
Kırık aynalarda aradım suretimi,
Neden anne…
Bu kadar yalan, bu kadar ihanet?
Hani sevgi kazanırdı eninde sonunda,
Hani iyiler kaybetmezdi bu hayatta?
Ben inandım…
Ne eksikti ki sevgide, ne vardı aldanan?
Kalbimle geldim sana, içten, tertemiz,
Sen sustun, yalanlarınla örttün her bir iz.
Neden, neden bunca yalan?
Bir gülüşe kandım, bir bakışa inandım,
Bana “neden?” diye sorma sevgilim,
Bir sebebi yok bazı yangınların.
Gözlerin düştü kalbime bir gece,
Ve ben, o günden beri alev alev yanarım.
Zaman mı? Durdu belki de,
Ben nerede yanlış yaptım,
Sevmenin dilini bilmedim mi?
Yoksa verdim mi fazla,
Kalbimi çok mu açtım gizliden?
Gözlerimde saklı kalan umutlar,
Gözlerimi unutma, o son bakışı,
Sana veda eden bir yürek taşıdı.
Ne kadar sustuysam, o kadar söyledim,
Bir çift gözde saklı kaldı her pişmanlık, her izin.
Sözcükler yetmedi, suskunluk haykırdı,
Bir masal gibi başladın sen,
Gözlerinle kandırdın beni ilkin.
Gülüşlerin tuzak, sözlerin zehir,
Ben gerçek sandım, sen yalandın derin.
Bir figürmüşüm senin sahnende,
Rabbim…
Bir ben bilirim içimdeki fırtınayı,
Bir de Sen.
Herkese gülerken
Sana sessizce ağladım ben.
Keşke daha önce çıksaydın karşıma,
Daha az kırılırdı belki bu kalp, bu can, bu umut…
Seninle tanışmadan önce
Hayat eksikti…
Tamam gibi görünen eksik bir tabloydu
Ben hep gölgede kalmış bir çerçeveydim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!