Adı İzmir,
Ege’nin incisi, maviliklerin kucağı.
Rüzgârında deniz kokusu,
Sokaklarında tarih,
Her köşesinde ayrı bir hikâye saklı.
Allah’ına kadar seviyorum seni ulan,
Damarımdaki kan gibi, içimde fırtına gibi.
Adını andığımda sarsılıyor evren,
Sen anlamazsın, bu yürek neyle yandı, neyle döndü geri.
Gözlerine değil, yangınına tutulmuşum,
Benden başkasını sevme, ne olur,
Kalbinin kıyısında bir tek ben durayım.
Yollar uzun, dünya yorgun, zaman solgun,
Senin için ben hep burada olayım.
Benden başkasına dönmesin gözlerin,
Sessizce, fark etmeden belki,
Oysa bir zamanlar dünyandım senin,
Şimdi ise yokum, sadece bir iz gibi.
Beni kaybettin,
Gözlerimde tükenen o son bakışta,
Beni sevdiğin yalan mıydı?
Gözlerin yemin ederken,
Kalbin susmuş muydu gizliden?
Bir bakışa dünya verdim,
Sen bakarken başka gözlere gizliden.
Ben nerede yanlış yaptım?
Severken mi çok oldum,
Yoksa sustukça mı eksildim?
Bir gülüşe cümleler sığdırırken,
Belki de kendimi kaybettim.
Ben savaşmaktan yoruldum, anne,
Her gün ayrı bir cephe, her sabah bir yara.
Bir yanım çocuk kalmak isterken dizinin dibinde,
Bir yanım büyümüş, kırıklarla dolu sessiz bir ordu gibi.
Dünya ağır geliyor omuzlarıma,
Ben seni çok sevdim,
Bir çiçeğin güneşi bekleyişi gibi,
Bir çocuğun annesine koşuşu gibi
Sessizdim belki, ama derindim,
Yüreğimi koydum önüne, bilmedin.
Sana “gitme” demem,
Çünkü kalan ben değilim artık.
Baksana, gülüşlerim bile yorgun,
Kalbim suskun, gözlerim ıslak…
Sevmedim mi?
Bu şiirim sana, anla, oku,
Her kelimesi kalbimin harfleriyle yazıldı.
Gözlerinle buluşan her satır,
Senin için atıyor hâlâ.
Bütün her şey sana ait,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!