Güneş pencereden sızmadı
Daha ortalığı toplamadım
Bir dağınığım ki sorma
Gözlerim çapağa
Dedim ya, aşk vakitsiz geldi
Hiçte alışık değilim
Yetmez mı gönül
beni gülden güle koşturan gönül
şarkı türkü dilde coşturan gönül
kanlı sevdalarda deştiren gönül
he gönül de gönül usanmazmısın
Yeşil gözlü huri melek
Yokluğun yakıyor yürek
Vedayla gittin ne diyek
Nerdesin can sarıçiçek
Bayram oldu gülemedim
Yalnızlık bende yalnız
yıllar aylar günler bütün anlar
toplamış hepsi birden bir arada
çullanmış üstüme öyle ağırım
Karanlık gecede yıldız olsam
Karışsam bulutlara yağsam
Sellensem bentleri aşsam
Azgınlara afatlara heyhat
Kendimi yaksam umursamasam
Yansam yansam hep yansam
A canım
Hangi yarama tuz basacaksın
Yürek parça parça ağızda
Sevda kan kusuyor
Tâğut yaylasında Temmuz ağlıyor
bu güzellik başka elden
kokusu kekik karanfilden
anlarmı ki bizim dilden
gülümsesem ürker keklik
yanak tombul alın tepik
Hakkın mı var helal desem
Lokma vermedin ki yesem
Çıplak gezdim ten elbisem
Kime kaldın bana kalsan
Doğdum doğalı koştur koş
Zulamda sevda var
yağlı kurşun sıkmış dağlar içimi
göğsüm kanında yarin perçemi
öyle bir çıkmaz ki yoktur seçimi
bir can taşırımda her gün ölüyor
Acı gül
dağlar sevda söyler
ovalar gül çiçek bağlar
söyle şimdi tenhalarda kim ağlar
yağmurların hangi nehre akar
O gerçek bir şair. Aşkı tüm sadeliğiyle anlatan. Halktan biri... Bizden biri...
Ahmet Coşkun...
Onu tanıyalı bir kaç yıl oldu, ama onunla geç tanışmanın üzüntüsünü hep yaşadım... Benim onuncu kardeşim... Allah yüreğini salim etsin... onu çok sevdim ve seviyorum... Yaşayan en önemli şairlerden biridir..