Eskitme suyunu
Damla damla olmak yakışıyor sana
Damla damla dolmak
Kurutur seni
Denizlere akıttığın dereler
Kısa çöpü seçmek lazım
Varsın eksik olsun
Dört ayağına düşmenin şişmanlatan nimetleri
Açlıktan öğrenir insan
Yalnızlıktan
Bilmem bildiklerimle sınırlı
İnanmam hayal gücümle sınırsız
Öğrenmenin kumsalından ufku seyrederim
Deniz ve gök benim göz kapaklarım
Bir greyfurt gibi sevilmek isterim
Milyonlarca değil
Birkaç hanece
Hatta bir tanece
Tatlının turuncunun peşinde olanlar
İstemem sevmesin beni
Bir yağmur damlasına takılınca gece
Boş bir yazılı kağıdı gibi duruyor önümde
Aklıma getiremediğim soruları gündüzün
Bir parantez gibi açılmış kaşları
Gözlerinin üzerinde
Bir tadı bir renge çevirir gibi
Bir kokuyu bir ezgiye
Aşkı gözlere çevirmişler
Telefonum çalar ya da bir mesaj gelir
Bir yerde bir tanıdığa rastlarım
Er ya da geç
Bir şekilde duyarım
Bir yüz daha
Andaç dükkanından satın aldığım bir eşya gibi
kısa ve öz