aşkının verdiği o elemsiz acını biraz unuturum diye,
hani belki.
vurdum kendimi, yollara
yolun birinde bir bilgeye rastladım,
-selam dedi ey yolcu
nerden geldin nerelere gidersin,
artık sus diyorsun
ben susmamayı seçiyorum
bu nasıl bir sevda anlamıyorum
ey aklımı hayrete gark eden kişi
gözlerim deki farklı bakış
aklımdaki gizli hayret
söylesene sen bize
hangi sonbaharın gününe denk geliriz seninle.
ağlaşırız diz dize
seni özledim şems sözüm.
gidişinle beraber
gelişini özlemekteyim
göz kapayıp,açıncaya kadar gel
bir çift kelamını,
kanadı kırık kuş
merhametinden gider
elveda sız
artık biliyor ki olmayacak
bir merhabamız
en çokları az eden.kişi
geceleri gördüm kabuslara bile şükreder oldum.
cemalini görmek için.
sesini duymak uzağında uzagında bir ihtimal.
ne yaptın bana hala çözemiyorum.
kendime bir türlü gelemiyorum.
kalemin yettiği yerdeyim.
nefesin tükendiği.
gözün görmediği.
ellerimin tutmadığı.
ayaklarımın gidemediği yerdeyim.
bittim!
ve sen
ve sen ve gece.
yine bekliyoruz sabahı her zaman olduğu gibi
bekliyoruz güneşi seni bekler gibi.
beklemenin sonun da,
saat: 02:46
sen bilmem kaçıncı uykundasın;
ve ben uykunun ne demek olduğunu unutmaktayım
gözlerim donuk donuk bakar karanlığa.
öylece....
ağlamam için omzunu ihtiyacım var.
yoksa ağlamaktan acizdir gözlerim.
ellerimin ellerine ihtiyacı var,
yoksan tutamaz seni anlatan kalemim.
içimdeki yaşlar dökülemedi gözlerimden.
Duygulu ve akıcı şiirlerinizi beğenerek okudum. Başarılarının devamını dilerim