Kısmet...
Bir şeyin kısmet ise kimse engel olamaz
Mevlanın yazdığını aciz kullar bozamaz
...
Çok susasan deryadan bir yudum su içersin
Kısmetten öteye sanmaki sen geçersin
Şu umut dağına karlar yağarsa
Bir çığ bedende ruhu yok eder
Velhasıl titremiş yürek yanarsa
O kor bedende ruhu yok eder
İlim gizlidir her insan bilemez
Nazur
Varlığın aynası yokluk olunca
Ay karanlık geceye nazur oluyor
Yıldız mum misali sönük yanınca
Ay karanlık geceye nazur oluyor
Neye yarar
Utanma duyğunuz bir an ölmüşse.
Hayalî huzurda af neye yarar.
Bedenin nefsine yenik düşmüşse.
Yeşili Zümrüt ten kaf neye yarar.
O bir nesnedir
Derelerin taşar pak gönüllere
Akarken sel olur deryaya doğru
Bülbülün arzusu gonca güllere
Konarken yel olur semaya doğru
Ömür sermayesi
Siyahken beyaza, döndü saçlarım.
Gurbetten,gurbete, göçüp giderken.
Yıprandı el,ayak, göz ve kaslarım.
Perişan
Divane gönül beyhude gezer
Yorulmuş beden dizler perişan.
Yer ağzını açmış yutmadan ezer
Ölümden bi haber eller perişan.
Pey'kân yarası
.
Geçti ömür çile ile, gözlerde fer kalmadı.
Düşe kalka yürüyoruz, şu karanlık yollarda.
Varmak için hedefe, dizde derman olmadı
Nasip esir olmuş vaktine, bekliyoruz yollarda
Însan önce ölür sonra dirilir.
Ölüm değil,beni telaş öldürür.
Can bedenden çıkar ismi silinir.
az öz sade bir uslup
laf olsun torba dolsun diye degil anlasilsin diye yazilmis kutluyorum