çakan şimşeklerin ışığını uzaktan görüp ürküyorsunuz siz. ben ki o alaca fırtınanın tam ortasındayım.
korkuyorum gökyüzünün uğuldamasından. hayır ben olamam o karkan! olsa olsa küçük bir çocuktur o... bir çocuk kopuyor ruhumdan. sonra bir çocuk daha, bir daha... çocuklarım oluyor o ışıldayan karanlıkta; tamam babası benim bunların ama anaları yok! öksüz, sevgisiz, korkak çocuklar bunlar...
yetiştirme yurduna bırakıyorum bu anasızları; bakıcılarından dayak yiyorlar, gül bitmiyor yanaklarında... öfke bitiyor, korku bitiyor, umutsuzluk bitiyor... ilkokula başlıyorlar sonra, ufacık bedenler de yüz çeviriyor öksüzlere, dışlanıyorlar... dışkapısından mezun oluyorlar ilkokulun. sonra, büyüyor yaşları, onlara vuran eller de bırakıyor onları...
konuşmayalım artık sevgilim
aynı cümleler
cümleler üstüne...
sus
sadece bak bana
sen bir şey anlatmak istemesen de
___________antoloji'deki yüzüncü şiir
yüzün eskidi hayalimde
sensiz
yaşattığım her şeyin
bana benzedi zamanla
Ay doğar
Doğar, bin naza binlerce yıldızına
Dolar yakamozlarca
Ufuğun yalnızlığına
Gece karanlığını boyar zifiri inadına
her şey olup bittikten sonra olur haberiniz
siz yine de 'flaş haber' geçersiniz.
bir şey olsun hayatınızda
kendinize benzetmediğiniz.
gece vardı yine gökyüzüne
karaları kuşak gibi belinize bağlayıp siz
hayallere mi daldınız yine
düşlere mi yoksa?
size çalınmış sevgiler getirdim;
alır mıydınız?
karanlığa yol alıyor sevdalar
yakamozlara doğru yavru kaplumbağalar...
koca bir sahili aşmak gecede
varmak dalgalara, şen olmadan martılar.
gözlerin gözlerime değdiği zaman
ürkek dalgalarda yakamozlar çarpışır.
lodosun denize sevdası pek yaman
seni gördüğümde kanım kaynaşır.
elimde kalıyor köpük köpük dalgalar
renklerin karası maviyle oynaşır
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!