Neleri vermezdim ki hızla değişirken zaman
Dün elimde olan tek bir şey kalmadı
Yokluğun tüm acılarını öğretirken yaradan
Yaşarken ölmek gerek bazen
Acıları hissetmek,
Olduğundan fazla
Adamlıktan çıkmadan
İhanetlerin her türlüsünü kabullenerek
Her yanım sabır olsun
varsın ellerim saçım yolsun
yarım kaldığımda sen bütünle beni
eksilenmesin umudum
varsın suçum seni sevmek olsun
gülmeyen gözlerinde hüzün
muhtemeldir yalnız öleceğim
oysa isa çarmıha gerilirken oradaydım
musa denizleri açarken de
sevdanın en delişmen hallerini yaşarken de
o kadar kalabalıktım ki
hadi gel mutlu olalım artık
bitsin bu gam bu tasa
seni bana bağlayan değil mi ki
aşk denilen yasa
ne fark eder yaşlanmışsa beden
elimden düşmüyorsa asa
şark köşesidir hayatım, yalnızlığımın
örselendikçe kendinden bile vazgeçen
çünkülere sığınmış keşkelerim var
oysa, kimse gülsün istemiyorum
benim gibi mutsuz olmalı herkes
savrulmaktan ibaretmiş meğer yaşam
gözlerini özlemekmiş sevda
her günün hezeyanında
mahşer kalabalığının yalnızlığında
yenik düşmekmiş tüm kavgalarda
Dünyada yalnızlık varsa o benim
Neden hep soğuk ki bu ellerim
Ne zaman düşünsem maviş gözlerini
Acıtıyor canımı bir şeyler
Bu gece de efkarlıyım
Gözden uzak yaşarken
biri gelir geçmişin derinliklerinden, aklın şaşar
sonra yüreğin cam kırıkları, yüreğin kan revan çığlıklar
yüreğin nihavent…
“İstanbul, İstanbul olalı
Hiç görmemiştir böyle keder”
deli esiyor rüzgar bu akşam
inadına içimde kasvet inadına ruhumda hüzün
aklıma geliyor bir anda, unuttuğum yüzün
oysa ellerimden kayıp gidiyor yaşam
anlamıştık, biz yoktuk aşktan önce




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!