emanetti sevdam yalnızlığa
tüm karmaşasına rağmen hayatın
sevda derken;
kurulmamış bir masa
içilmemiş rakı ,
öpülmemiş sevgili
ne umutlarla çıkmıştık oysa bu yola
gözlerin 3-5 nöbetçisiydi
yüreğime her sızışında
mavi renkli kazaklar örerdin
maviyi sende sevdim derken
hayatı anlamaya çalışmaktan yoruldum
yasakladığım hayallerimin yalnızlığında
sapı elimde kaldı kör bıçağımın
her gün daha da buruşuyor bedenim
yüzüme yansıyor her bir hüsranım
içimde bir çocuk doğuyor
yürek sancılarından
hasretin anlatamadığım mazereti
tanımadık değil ki ölüm
yanılgılardan nefret ediyorken
seni uyutuyorum hasretimin yedi renginde
sen dilek taşlarında kalmış umut
sen sevgi sayımında verilen firar
tek tek yolunmuş papatyalar kadar suçsuz
öyle bir diyar ki uzaklığın
cehennem kadar uçsuz
sen hiç gördün mü ? açlığın sofrasını
yada yokluğun sefasını
sevgi ile karnını doyurdun mu ?
çocuk olmadan ergen olmayı becerebildin mi?
haykırman gerekirken sustuğun oldu mu?
dün yaşamıştım
bugün ise, dün mazi
kim bilebilir yarını
bugün dünün hırsızı
yarın bugünün arsızı
sen çok değerli olabilirsin
lakin güneş balçıkla sıvanmaz bilirsin
benim sevdam sana ağır gelebilir
yaprak kımıldamazken yüreğinde
hasadı gecikmiş olabilir yaşanmamışlıkların
Yalnızlık akşamdan kalma sarhoşluk
kekremsi tadıyla uyandığım
Seni özlüyorum....
biliyorum inanmayacaksın
Yıkıldı sevgi duvarımız
hani gidiyorsun ya uzaklara
hiç dönmeyeceksin sanıyorum
ayrıldık diye düşünüyorum
kendimi alıştırıyorum
sözüm ona kendimi
aldatıyorum




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!