Sırtını dönme,
İçimde biriktirdiğim seni
Yüzüne vuracağım…
Bir tutam baldıran otu özlemi,
Boynundaki bedir sayacağım…
Sevginin,
engel tanımayışına hiç sözü olmadı.
Engelin,
sevgiyi tanımayışınaydı içindeki sancı...
Ervâh-ı ezelden dedi hiçliğin.
Ebede giden bir yoldan çıktık,
ezele bir yol bulduk.
Simule hallerde yok olduk deli.
Sonbahar renkli hazan çiçekleri derdik yolumuzda.
Mahpusluğunu, mahpus eyledi can kuş.
Uçtu,
Uçtu,
Uçtu...
Her defasında çileyeceği
bir dala kavuştu.
Rabıtası akılda,
Ressam, yavru bir can kuş çizmiş yüreğine.
Sayhası açlığı,
Kulak dehlizinden gelen ses,
Göz mağarasından yansıyan ışık ile
Rabıtası akıl, baliğ olmuş,
Yüreğin lirik yarasında soluklanan kuş,
Uçuyor,
Uçuyor,
Uçuyor.
Yolunu şaşırmış gemiciler iç denizinde
- Cebbâr olan yine kadın olmuştu. -
*
Geride bıraktığın kırık kalbim en değerli parçam dedi kadın.
Adam sustu.
Belli ki kadının anlatacağı çok şey vardı...
İmkânı vardı,
Gereği yok dedi.
Gereği olanların
İmkânı olmadı...
*
İnsanın,
ah Cevriye,
gözlerinden belli dediler,
hüsn-ü zan ile
içine bıraktılar cevri...
ağla iki gözüm.
Şeytanı gizlendiği yerden kovan sevda,
Üryan kalır yüreğin gölgesinde.
Buğu y/ansa da hasretin ayazında,
Her gece göz pınarındadır vuslat...
Ayrıntıya gizlenen şeytan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!