Gün doğumunda asude yüreğimin şulesi aydınlattı,
Boynu bükük mahmur bakışlı
çiğdem çiçeğine sevdamı...
Gün batımında içine kapandı,
çingene pembesi çiğdem çiçeği...
Kaçınmadılar,
İpten çileleri,
Yumak ettiler,
Nakış nakış ördüler,
Giydirdiler üzerimize...
Benzer duyargasında yürek.
Hangi kanalına dokunsalar,
Cız eder içi...
*
Vizonteleyi alıp,
Şehrin eski kütüphanesinin eşiğinde,
Çizgi roman değiştirirken hayta,
Sen çerçi dededen aldığın taş bebeği basmıştın bağrına...
Kirpiklerin kapatamamıştı,
Yüreğindeki ışıltıyı.
Aşkımız,
Akışımız,
Yaşadıklarımızda kalmaya değil,
Yaşadıklarımızın ardından gitmeye ayarlı...
Sevginin doruğunda kalmak değil,
-Her bir iç geçirme, bir aydınlanma-
(Diyelim ki Lâedri)
*
Bir yanında Kelile,
Diğer yanında Dimme,
La Fonte'den Beydeba'ya geçen çocuk,
Uyuşturduğun vücudunla,
Gecenin kör vakti,
Zifiri karanlık sokakta,
Önümü kesip,
Çektiğin bıçağınla,
Nasıl da isabet ettiriyorsun?
Ey ruhum,
Ki bedenimin darası can...
Seni,
An be an
Nakış nakış
örseler sevgi ile.
İçimdeki külleri savursam,
Sana denk gelmem, eksik kalırsın...
Eksik kalma çık gel...
Sana baharı muştu versem,
Bilmem ki bahara allerjin var mı,
SANA bigâneyim,
Kayıtsızım SANA...
SEN sadece cümlemde bir öge
Sessiz,
Nefessiz,
Mûsikîsiz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!