Zamanda eriyor insan.
Solan sadece bir çiçek değil, insan.
Dağlar bile olduğu yerde
Sen neyin çabasındasın insan.
Sonrasında kabir taşı olunacağına
Öncesinde kadir olmayacaksın insanlara..
İçten gelmiyorsa
Akıl çaresiz kalır
Küstahlıklar diz boyu olmuşsa
Sukut çaresiz kalır
Bir çocuk olamıyorsan
Beni ben bilemedim kurutamadım
Ne bir dağa ne bir taşa çağlayamadım
Zambak zambak açan tezgâhım vardı
Dokumaktan aciz kaldım
Senin sesinde gülmek var
Dizilir bulutlar dip dibe
Yürüyen enkaz gibi içim
Yer gök olmuş hüzün
Kalbim ne zaman duracaksın
Sanmaktan yanılmaktan
İnsan hep kalbinin içinde mutlu
İnsanlar içinde değil
Dinlediği nağmede
Sürdüğü arabada
Yürüdüğü semtte
Hep bir sessizlikte
Çiçeklendi mi insan insanla
Samimiyet geldi mi sokaklarda
Ne güzel kucaklaşıyor insanlar kibirleriyle
Sitemleriyle sözleriyle sinirleriyle
Kırıldı kanatlarım neye yarar rengarenk olmak
Cahil kaldım ben bu işe
Sitemim kendime
Biliyorum dönüp dolaşıyorum peşinde
Ben duvarım sen duvarsın
Yüzüm asık illet bir adam oldum
Bir tek kapıların rengi ayrı olacak
İçerdeki duvarlar aynı
Saatler aynı günler aynı
Ben aynı
İnsanlar aynı olacak
Bir tek elbise renkleri ayrı
İçimde bir buhran var
Yanımdasın içimde nem var
Gözyaşlarımı arar oldum
İçimde ne işi var
Boşunadır ziyanım
Affınıza sığınarak bu zamana kadar (1. agızdan izin alma fırsatımız olmadığı için bu konudaki tedirginliğimizi ve üzüntümüzüde belirterek) sosyal medyada şiirlerinizi paylaşmakta bulunduk.
Sizden bu konuda izin ve helallik talep ediyoruz.
Sevgi ve Saygılarımla