Diyarbakır-10
Taşın toprağın senin tarih kitabı gibi
Çevrildikçe sayfalar sanırsın sabi gibi
Sende tarih yazıldı savaştı fırtınalar
Dimdik duran surları asrın makamı gibi
Bir kuş olup uçsam Diyarbekire,
Dolaşsam şehrimin semalarında,
Rastlamam bilirim, onda bir kire,
Kendimi bulurum, simalarında.
İlk ders Edebiyatmış,
Öğrenci derste yatmış,
Öğrencinin üstüne,
Hocası bir su atmış,
Dersimiz Matematik,
Kurumuş bak boğazım haykırmaktan hep sana
Ne olur bir lahzacık dönüversen sen bana
Hayatın ikamesi senin bakışındadır
Bir kez olsun demedin nasılsın diye bana
Seni ben her anımda oturtmuşum gönlüme
Kapım her zaman açık, yaralı gönüllere,
Adağım vardır benim, döndüğün gün ellere,
Dönmene odaklandım, bekliyorum gelmeni,
Adağın ben olurum, güldüğün gün ellere.
Dönmeyen ne vardır ki bu dünyada, felekler bile dönmektedir,
Görmek istiyorsan eğer aynada, o da nefsini öldürmektir,
Melekler bile gıpta etmekteler, niçin döndüğünü bilene,
Bedenin dönmeye dönmektedir, asıl ruhunu döndürmektir,
Dön, dön, dön, dönebildiğin kadar dön, yüzünü de kalbini de dön,
Ecel bir gün gelip kapını çalsa
Nerden geldin diye soracakmısın
Zamanın dolupta canını alsa
Bu can benimdir diyecekmisin
Dünya siyasi olarak, depremler yaşamaktadır,
Doğum sancıları gibi, sesler ayyuka çıkıyor,
Birileri diş bilerken, birileri koşmaktadır,
Yenilik yaptım diyenler, eski olanı yıkıyor,
Seyre daldım, şu dünyanın çarkını,
Günden güne, göremedim farkını,
Yaşım geçmiş, çoktan bilin kırkını,
Dünya yalan, hayat yalan ben yalan,
Var git sen de yalanlarla oyalan,
Dünyayım diye güvenme,
Senin de sonun gelecek,
Dönmekte olan çarkının,
Dişlileri kırılacak,
Toprağından ve suyundan,
Hiç bir eser kalmayacak,




-
Sema Sefa
-
Atila Yalçınkaya
-
Ömer Yalçın
Tüm Yorumlarsüper bir dörtlük çok beğendim maaşaallah
Yürekten kopan bir fırtına imiş, şiiriniz.
Herdem arar babamızı yollarda gözlerimiz.
selam ve dua ile
Sevda Kenti'nin Öyküsü’nü dinlemek ister misin?
İstersen son şiirime bir göz at… Sevgilerle.