Bu deli gönlümü hor görme sakın!
Hicran dudağında zar olsun da gör!
Bir menzile doğru yaparken akın
Asi dağlarında kar olsun da gör!
Kılıç gibi keser her demde zaman
Bu gönül ki aşka hayran
Gülüm sana başka hayran
Ve bu dünya nasıl devran?
Döner döner aşka vurur.
Bir rüzgâr ki iş bu an'dan
Kimse dindiremez bu asi fırtınayı içimde
Bana garip, hayat denen bu perde
Bir sevda ki derman olur her derde
Bir ulvi mihrapta huzur bulur bu gönül!
Bu hayat bezminde ne tez geçer zaman
Ne kadar sevgini çok görsen bana
Bu gönül bir seni seçer sevdiğim
Her akşam yüreğim batıyor kana
Ne bırakır, ne vaz geçer sevdiğim.
Aşığım ne çare, çeksen de naza
Bir gönül düşünce aşkınla dem'e
Turnalar konuyor gözümde nem'e
Dudağından süzülen ak şebneme
Bal mı değdi bilemedim sevdiğim.?
Hazan düşmüş yine gurbet eline
Buğulanır zaman, gözlerimde nem
İçimde çınlayan bir sesim olur
Vakit dedikleri bir başka sitem
Baktıkça hercai bir resim olur.
Razıyım yâr ile en zor çıkmaza
Tebessüm serpilmiş ay gibi çehre
bülbüller tünemiş sanki bu şehre
gülüşünden damlat bir hırçın nehre
gül bitsin düştüğü yerde sevdiğim.
Razıyım aşk ile yoğrulan derde
Belki benim gözlerimdi yanılan
Yüzünde parlayan nurmu sevdiğim
Selamsız sabahsız sendin anılan
Gururun önünde sur mu sevdiğim?
Bu nasıl iş, sevda sırrı çözülmez!
Sen gece yeryüzüne düşen dolunay'dın
Enginlerde filizlenen taze buğday'dın
Menekşenin renginde sen, denginde sen
Ah, nereye düşse bakışlarım, ordaydın.
Selâm olsun sana, ey ıssız dağların kızı!
Bu ömrümün serencamın da
Gelir geçer mevsimler aylar
Ve sen gönül bahçemde hiç solmayan
çiçekli daldın sevdiğim.
Geldi geçti bir alem ömür burcumdan
Gönlümün yamaçlarında bir sen kaldın sevdiğim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!