Ve Sen!
Ve Sen, bu sevda yolunda;
Susadıkça içmeye mecbur kaldığım,
mataramda ki tuzlu suyum...
Dönüşüm yok biliyorum, ben buyum.
Akşam üstü kapansa da kapılar
Besmeleyle başlar duamız bizim
Şafağın ardında başka şafak var
Tek vatan Türkiye sevdamız bizim.
Ey şanlı mazim, aziz ecdadım!
Küçük noktalara fazla takılma!
umudun rüzgara yön olur gider
Sarsılsan da silkin sakın yıkılma
Karanlık dürülür gün olur gider.
Akıllı insan derine dalmaz
Bir muamma ki herkesin bir derdi var
İnsanoğlu bu, merdi var namerdi var.
Bir bekâya doğru yolcuyuz ey gönül!
Yârin yüreğimi saran bir kemendi var.
Onundur her şey onundur arş-ı âla
Yüreğimin tam orta yerinde
yanardağlar
Gözü yaşlı bulutlar ağlar
Ve bulutlar değil
dağlarda ağlar.
içimde bir yara Filistin
O başkaydı
O bambaşbaydı
Yüreğim sürgün bir aşkaydı.
Gökyüzünden silerdim bulutları
O bir dolunaydı
Baharda gelen turnaydı
Yüreğimde sessiz yanan tütünüm
Kopamam ki ben derdimle bütünüm
Seni sevmek bir sanattır, son sözüm
Kalbimden dünyaya baktığım gözüm.
Her müşküle bir çare buldum amma
Çakalların uluduğu yokuşlarda ben varım
Gâh ovalarda rüzgâr, gâh dağlarda karım
Dualarımı bırakmam eğreti bırakmam yarım
Ne yıldım, ne bıktım; hâla taze umutlarım.
Taze yağmurlar altında ıslanan bir benim
Artık vakit çok geç kapat gözlerini
Kopardı zaman kırdı zincirlerini
Topla artık tası tarağı, keşke’lerini
Gölgeler uzamış gün aşmak üzeredir.
Serçelerde gitti, kanaryalarda
Bir ümidin ardında, bin ümit var
Olsa da en sarp dağların ardı kar
Gülüm diye bağrıma bastığım yar
Şimdi sessiz diken oldu neyleyim.
Bilmem sitemime sözler yeter mi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!