Safet Kuramaz Şiirleri - Şair Safet Kuramaz

Bütün ağıtlar Allah korkusundan yapmalı...
Onun saflığı yaşam nehrini beslemeli
…/Ki
Şeytan gibilerini yıkarken haşlamalı!

Yok, gözün çukurunda ne ararsan hangisi

Cheerfull face which is a message of love!
Soft hands which is taken red rose,
Romantic songs which are magical sound in nose,
Long life which is way of life in so nice!
Heads are turned with happiness
When its crazy breath caress

Kutsaldır asker ocağı
Yüz elli seneden beri
Özlemdir ana kucağı
Kırk küsür seneden beri

Mehmet’ime kurar pusu

Gemi sessiz liman ıssız
Kumlar savruluyor susuz
Yılan kıvrılmakta arsız
Dillen ezan namaz vakti…

Bulut örter kaplar anı

Milyoner olayım diye piyango almadım,
Kestane, tombala… Alış veriş yapmadım!
Eğlence için tatil köyü aramadım,
Yılbaşı dedikleri neyse anlamadım!

Sıradan bir gün işte, sınav hala çetin

Yunus Emre dergâhından/Mevlana'ya bu küsmelerim
İltifatınızı/ gönlüm deryasına sığdıramadım...
Kâbe mermerine çıplak ayakla/ basarken rüyalarım,
Hamza’nın şahadet zikrini/ Uhud’a sığdıramadım!

Malazgirt’te Alparslan/ ihrama bürünmüş hissiyatım,

Tarabyalar kazılmış zorlu iman sınavı
Manevi ikliminde coşar Seyit Onbaşı
Her adım fedakârlık koltuk altında ölüm
Kıyamet gibi savaş sanki garbın yazgısı

Endonezya’dan Fas’tan geldi İslam’ın eri

Aşkın zirvesidir Allah’a duyulan
Sevgi pınarıdır içtikçe sunulan
Her anında onun yoluna koyulan
Aydınlığı görür gecenin içinde

Tanımamız lazım kalbimizde hazım

Toprak sulandıkça tohum aşkıyla
Yeşile bürünür çölken köşkünde
Güneş baba gibi sıcak meşkinde
İnsanlığa nefes olur yaylası

Toprağın üstü görünür böyle

Aczim duvarına çarptıkça lanetlenmiş tutkularım
Geceler kâbus görürüm kaçırır derin uykularım
Kaçıncı tövbe dilimde fırlattığım şer elimden
Göğsüm daralır nefesim isyan eder kavrulurum

Bendim anamın varsa da yoksa da aslan parçası