Düşüyorum dediğimde yalnızdım
Onun öncesinde
Senden hiç ayrılmadım ki.
Herkes üşüdüğümü sanırken bile
Ben beni en son öptüğün dudaklarını saklıyor
Bu yüzdendir içtiğin fincanı kıskanışım
Sebebi ise avuçlarının arasında durması
Dudaklarınla buluşması
Son yudumda ise kendime geliyorum.
Çünkü son yudumda onu bırakıyorsun
Güneşe hiç bakmazdım senden önce
Sonra sen geldin, güneş dokundu boynuma.
Sen öyle bir geldin ki, bütün dünyam sayende ısındı
Sen gelince, yağmurdan sonra gelen gök kuşağı utandı…
Sonra sen bana bir geldin ki, dünyam değişti ki
Senden sonra uyku tutmadı
Gözlerim kan çanağı oldu
Yemeden içmeden kesildim mi sanıyorsun.
Yanılıyorsun.
Seni görmek için gözlerimin açık olmasına gerek yok
Sen gittiğinden beri evdeki müzik hiç susmadı.
Herkes daha çok kötü mutlu olduğumu sandı.
Öyle zannetsinler, hiç önemli değil.
Aslında gerçek olan, benim çok utandığımdı.
Müziği açıyordum çünkü,
Sesinden başlayıp,
Nefesinde yol alan,
Dudaklarında bir süre limanda duran,
Ellerinde demir atan,
Saçlarındaki azgın dalgalarda boğuşan,
Teninle kavga ederek hoyratça sevişen,
Deseydin ki, saçlarımın üzerinde uyur musun?
Uyanmak isteyen kim ki derdim.
Deseydin ki, başını omuzuma yaslar mısın diye.
Zaten tek mabedim orası derdim.
Ama bazen korkak da oluyorum.
Sende bütün doğayı yaşıyorum.
Her rengi, her hareketi
Gün batımını
Gün doğumunu
Yağmuru
Depremi
Dudaklarına şiir bulaşmış.
Öpersem bana da geçer mi?
Kalbin aşk ile kirlenmiş;
Sarılsam ben de kirlenir miyim?
Teninde güneş sıcaklığı var.
Dün gece müzik dinliyordum.
Aniden şarkımız geldi aklıma.
Heyecan işte!
İkimize bir şarkı yazmak istedim.
Notalar önce kağıdın üzerinde
Sonra havada uçuşmaya başladı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!